Bu yanılmaların telafisi için sehiv secdesi yapılır. Sehiv secdesi, namazın sonunda yapılan bir secde türüdür ve dinî bir kavram olarak, namazda meydana gelen belirli eksiklikleri, fazlalıkları veya yanlışlıkları telafi etmek amacıyla gerçekleştirilir.
Hz. Peygamber’in öğretileri doğrultusunda, namaz esnasında meydana gelen bazı eksiklik ve yanlışlıkların sehiv secdesi yapılarak telafi edilebileceği belirtilmiştir. Bu secdeler, unutulan bir rüknün geciktirilmesi, tekrarlanması, bir vacibin terk edilmesi veya geciktirilmesi gibi durumlarda vacip hale gelir.
Ancak, farzlardan birinin bilerek yapılmaması veya vaciplerden birinin bilerek terk edilmesi durumunda sehiv secdesi yapılması gerekmez; namazın tekrar kılınması gerekmektedir. Cemaatle kılınan namazlarda ise, imamın sehiv secdesi gerektiren bir hatası olması halinde, cemaatin de sehiv secdesi yapması gerekir.
Sehiv secdesi yapılması gereken kişi, namazı bitirip çıktıktan sonra aklına geldiğinde bu secdeyi gerçekleştirebilir. Sehiv secdesi sırasında belirli dualar okunur ve üç kere secde edilir. Oturuşlar arasında tekbirler getirilir ve dualar okunarak selam verilir.
Cemaatle kılınan namazlarda, cemaatin dağılmaması için sehiv secdesinin sağ tarafa selam verildikten sonra yapılması tercih edilir. Bu uygulama, hem daha faziletlidir hem de cemaatin birliğini korur.
Sehiv secdesi, namaz ibadetindeki yanılmaların telafisi için önemli bir uygulamadır ve dini hükümlere uygun olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
