Yozgat’ın meşhur kokulu mercimeğini yetiştirdiklerini ve tohumunu hiç değiştirmediklerini ifade eden Durak Yılmaz, uzun süredir bu işi yaptıklarını belirtti. Bu süreçte ithal ürünler yetiştirmek zorunda kalsalar da pes etmediklerini vurgulayan Yılmaz, 1974 yılında babalarının köye ilk traktörü alması ile bu işe başladıklarını söyledi. 
O günden bugüne yeşil mercimeği hep ektiklerini bildiren Yılmaz, “Bunun tarımında bulunduk. Bu süreçte ithal ürünler girdi ama biz pes etmedik. Köyde bir tek bende var başka kimsede yok. Civar köylerde varsa eğer tekrardan Sorgun’a gittiğim zaman muhtarlar odasına gideceğim ve orada da varsa eğer o kişilere ulaşacağım. Derdim bu tohumu yaygınlaştırmak. Olmayan şey değerlidir. Altın değerlidir. Olmadığı için değerlidir. Bu da gerçekten öyle, yok bitti artık. Amacım bunun yaygınlaştırılması. Bu yüzden bir eleme tesisi kurmak ve bir istihdam yaratmak istiyorum. Yozgat’ta bir markamız olsun. Çocukları görüyoruz, Ankara da bitirmişler okulları bir şey yapamıyorlar. Onlar içinde istihdam oluşturmak ve bunu seri üretim haline getirerek, kiloluk ürünler yapmak istiyorum.” dedi.
Ankara da ikamet ettiğini ve mali müşavir olduğunu bildiren Durak Yılmaz, 2 yıldır düzenli olarka köyüne gelerek abisiyle bu işi yaptıklarını belirtti. Yılmaz, “Ürün süreci başlayınca Martta geliyorum, abime yardım edip Eylül ayında işimi bitirdikten sonra gidiyorum. Genel olarak o ilgileniyor her şeyle” diye konuştu.
TOHUMU HİÇ DEĞİŞTİRMEDİM
Bu sene 30 dönüme mercimek ekimi yaptıklarını vurgulayan Yılmaz, “Bir dönüme 8 kilo ekim yapılıyor. Bunun getirisi ithale göre yüzde 10-20 daha fazla. Bu elle toplandığı için ve 25 santimden daha fazla kırsal (kurak) alanda büyümediği için getirisi bu şekilde. Bunu sulu bir araziye getirdiğimiz zaman 30-35 santime çıkıyor. Biz bu sene toplam 30 dönümden 2 tona yakın ürün elde ettik. Çok az verdiği dönemlerde olmuştu ama pes etmedik. Bu yıl bereketli bir yıl oldu ve 2 tona yakın ürün aldık. Yozgat’ın kokulu mercimeği, meşhurdur. Tohumunu hiç değiştirmedim. Benim amacım iş istihdamı yaratıp bu ata tohumunu yaygınlaştırmak. Dışarıdan uzaklaşıp kendi milli özümüze dönmek istiyorum. Benim derdim bu. Kendi milli ürünümüzü yetiştirtip yaygınlaştırmak istediğim için orta ölçekli bir işletme kurup,  birkaç kişide istihdam etmek amacım. Bu şekilde belki bu ata tohumunu kullanmayı yaygınlaştırabiliriz” şeklinde konuştu.  
Pandemi sürecinde Yozgat’ta hatta İç Anadolu da tarımı araştırdığını söyleyen Yılmaz, bu araştırma sonucunda pandeminin tarıma etkisi ve yaşlı nüfusunun yok olmasıyla tarımın ciddi manada zarar göreceğinin altını çizdi. 45 yaşında olduğunu ve abisinden sonra tarlasının yerini bilecek kimsenin olmadığını da vurgulayan Yılmaz, “Abimden sonra benim tarlamın yerini bilecek kimse yok mesela. Bu büyük bir sorun. Pandemi bugün köylere girecek olursa ne olacak? Nüfus bitecek. Böyle olursa büyük sorunlarla karşılaşacağız. Bu yüzden tarımı ve ata tohumlarımızı yaygınlaştırmalıyız” ifadelerini kullandı. »Sema Nur Koçaker

Yozgat Valisini ziyaret ettiler Yozgat Valisini ziyaret ettiler
Editör: TE Bilişim