Yozgat'ta bulunan camilerde, 29 Aralık Cuma günü kılınacak namazlarda "Muhasebe Bilinciyle Bir Ömür Geçirmek" konulu hutbe ön plana çıkacak. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu özel hutbe, yaşamı muhasebe bilinciyle değerlendirmeye davet ediyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen hutbe, Kuran-ı Kerim ve hadis-i şeriften alıntılarla dolu. Hutbe, müminleri Allah'a itaat ve muhasebe bilinciyle bir ömür geçirmeye çağırıyor.

Yerköy'den kutsal topraklara yolculuk başladı Yerköy'den kutsal topraklara yolculuk başladı

Muhasebe Bilinciyle Bir Ömür Geçirmek’ anlatılaca1

İşte, hutbeden öne çıkan bazı mesajlar:

"Herkes yarın için ne hazırladığına baksın! Allah’a karşı gelmekten sakının; şüphesiz Allah, yapıp ettiklerinizin hepsinden haberdardır.

‘Akıllı kişi, nefsine hâkim olan ve ölüm sonrası için çalışandır. Aciz kişi ise nefsinin arzu ve isteklerine göre yaşayan ve buna rağmen hâlâ Allah’tan iyilik temenni edendir.’

Muhasebe bilinci, her an Rabbimizin gözetiminde olduğumuz şuuruyla yaşamak demektir. ‘O gün bütün nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz.’ ilahi uyarısıyla, her nimetin kıymetini bilmek ve şükretmek önemlidir. Ayrıca, ‘O gün günahkârların dilleri, elleri ve ayakları, yapıp ettikleriyle ilgili aleyhlerine şahitlik edecektir.’ ayeti, kötülüklerden uzak durarak mümince bir hayat sürmeyi vurgulamaktadır."

Muhasebe Bilinciyle Bir Ömür Geçirmek’ anlatılaca

Hutbe aynı zamanda, miladi yılın son günlerinde yaşadığımızı hatırlatarak, ölüme bir adım daha yaklaştığımızı anımsatıyor. Bu bağlamda, bireylerden kendilerine şu soruları sorması isteniyor:

"Her şeyin karşılığının tastamam verileceği hesap gününe hazır mıyız?

Fani hayatın telaşına düştüğümüz kadar, ebedi hayatın kaygısını da taşıdık mı?

Amel defterimizdeki kötülüklerden kaçınabildik mi?

Dilimize hakaret ve incitici sözlerden kaçınabildik mi?

Gönül inciten, kardeşliği zedeleyen davranışlardan uzak durabildik mi?”

Hutbe, aynı zamanda Türkiye'nin birlik ve beraberliğine vurgu yaparak, terör saldırılarına karşı birlik olunması çağrısında bulunuyor.

Kaynak: Ebubekir Üstüntaş