Türkmen Heybemden Şiirler, Bozkırın Sesi, şiir kitabı eserleriyle iki şiir kitabını Cağaloğlu Yayınevinden çıkaran yazar, kültürün tarihin izini folklorlu Çınarlı eserinde kaleme alıyor.

Halk şairi olarak da bilinen yazar Fatma umar hikayeleri ile de siz değerli okurlarına Yörük kızı eseriyle de okurlarıyla buluşan yazar edebiyatımızın önemli hikayecilerinin arasında adından söz ettirecek gibi…

Fatma Umar

Türkmen Heybemden Şiirler
Balamıza tay gerek.
Taya asil soy gerek.
Soya yağız bey gerek.
Toya yağız bey gerek.
Beye okla yay gerek.
Yaya hedef say gerek.
Hedef vurmayan beye.
Ölmek ondan yeğ gerek.

Geçmişten Geleceğe Çınarlı Folkloru

Anadolu’muzun her yöresinde olduğu gibi İç Anadolu merkezi konumundaki  Sivas Hafik Çınarlı köyü de Keşfedilmemiş bir Derya bir kültür hazinesidir geleneklerini örf ve ananelerini, Sanatını, Folkloru nü Yüzyıllar ötesinden gelen sevinçte kederde eğlencede yakılan buram buram Anadolu kokan Türküleri harmanlayıp yöresel şivesini bozmadan orijinal hali ile sizlere sunmaya çalıştık.
Türklerin ilk anayurdu yurdunun Orta Asya olduğu bilinmektedir Türklüğün kutsal merkezi olan Ötüken’in ve Orta Asya'da Orhun Nehri'nin kaynaklarını aldığı Tanrı Dağları eteklerinde olduğu bilinmektedir Anadolu'da Oğuz töresinin kutsal merkezi olarak karşılaştırılmış olan ve halen geçen gerçek anlamı unutulmuş olsa da sadece bir isim olarak yukarı öz toprakları diye adlandırılan yöre Çınarlı Köyünü de içine almaktadır Ötüken Töre'nin Okulu ve Oğuz topluluk yönetim merkezi olarak Akif varlığını bütün set olarak 1527 yılının tahmini 22 Haziran'a kadar sürdürmüştür O tarihte Oğuz Türk halkının Zara bozgunu diye adlandırdığı Osmanlı'ya karşı yenilgi sonunda Burası tahrip edilmiş Töre üst düzey görevlileri ve dönemin ilk başı öldürülmüştür Çınarlıda halen kuyular, Han’ın altı, Güllü önü ve mağrası, Pur tepeleri isimlerini korumaktadır. Tarihin tozlu sayfaları arasından gün yüzüne çıkardığımız eserde geçmişten bu günümüze medeniyetin canlılığını keşfetmiş olacaksınız

YÖRÜK KIZI

Tezgâhtan başını kaldıramayan Iraz'ın elindeki kirkitin dişleri, kilimin beyaz argacında takılı kaldı. Çocukluğunu, yaylada geçirdikleri mutlu günlerini düşündü. Babası onu erkek gibi yetiştirmeyi, annesi ise onun maharetli bir hatun olmasını istiyordu. Her ikisinin de istediği olmuş, Iraz büyümüş ve cevval, maharetli bir kız olup çıkmıştı. Yaşıtları ile at yarıştırıyor, attığını vuruyor, erkek çocuklarına taş çıkartıyordu. Annesi ile kilim dokuyor, oya işliyor, ev işlerine yardım ediyordu. Kilimin argacında asılı kalan kirkit kayınca kendine gelebildi. Annesini hatırlayınca dolan gözlerini, babasına belli etmeden silip dokumaya devam etti.
 Toroslar'dan İç Anadolu'ya uzanan bir aşkın, kilim deseninde buluşan hikayesi...

Fatma Umar1