YOZGAT, önemli bir tarım bölgesi olmasının yanında, merkez ile birlikte özellikle Çayıralan ilçesinden başlayıp, Akdağmadeni, Saraykent, Kadışehri, Çekerek, Aydıncık ilçelerine kadar uzanan geniş bir ormanlık alana sahip. Orman köylerinde oldukça yaygın olan kıl keçisi yetiştiriciliği, ormanlık alanlara zarar vermeye başlamasıyla birlikte 1999 yılında Orman İşletme Müdürlüğü tarafından bir proje hazırlanıp, uygulamaya konuldu. 

Yozgat il genelinde 180 orman köyünde 16 bin kıl keçisi tespiti yapıldı. Cezalar yazıldı, kıl keçilerinin satışı istendi. Sayı 8 bine indirildi ama sorun çözümlenemedi. Bu kez ıslah projesi devreye sokuldu. Mevcut kıl keçileri ıslah edilerek, üç yıl içerisinde saanen keçisine dönüştürülmesi çalışması başlatıldı.

SAANEN KEÇİSİ YAYGINLAŞTIRILIYOR

2007 yılına gelindiğinde kıl keçisi yerine saanen keçisini daha hızlı bir şekilde yaygınlaştırabilmek amacıyla o zamanki ismiyle Yozgat İl Çevre Orman Müdürlüğü ORKÖY Şube Müdürlüğü tarafından, kıl keçisinin ormanlar üzerindeki baskısını azaltmak amacıyla ‘Saanen Keçi Yetiştiriciliği’ projesini devreye soktu. Bir yıl sonra, yani 2008 yılına gelindiğinde, Yozgat'ta ormanlık alanlara zarar veren kıl keçileri yerine ahırlarda beslenen Saanen ırkı keçi besiciliğinin yaygınlaştırılması amacıyla uygulamaya konulan projeden olumlu sonuç alındığı kaydedildi.

Yozgat İl Çevre ve Orman Müdürlüğü tarafından, pilot köy seçilen merkeze bağlı Çatma ve Akdağmadeni ilçesinin Karapir köyünde 2 besiciye verilen 1'i teke 11'er adet Saanen ırkı keçiler, kısa sürede besicilerin yüzünü güldürdü. Projeden yararlanarak 1'i teke 11 Saanen ırkı keçi alan Çatma köyünden Tekmile Karahan, keçilerin 3'ünün ikiz, diğerlerinin ise birer yavru dünyaya getirdiğini söyledi. Karahan, daha önce kıl keçisi besiciliği yaptıklarını, Saanen keçilerinin daha karlı olduğunu belirtti. Karahan, ''Bu keçiler birden fazla yavruluyor. 11 keçimiz vardı şimdi, birisi öldü 24 keçimiz oldu. Köylülerimiz önceleri bize 'niye aldınız? geri verin' diyorlardı ama biz memnunuz'' dedi.

Karahan, Saanen ırkı keçiler kıl keçilerine göre bakımının daha kolay olduğunu anlatarak, ''Şimdilik süt verimi kıl keçisiyle aynı. Ama bu keçilerin süt veriminin sonraki yıllarda artacağını söylediler. Biz memnunuz'' diye konuştu.

TALEP ARTTI

2007 yılında sadece 2 besicinin yararlandığı proje kapsamında verilen Saanen ırkı keçilerden istenilen verimin alınması, diğer orman köylülerini de harekete geçirdi. Bazı köylerde ise, Saanen ırkı keçi besiciliği yaygınlaşmaya başladı. Yozgat Valisi Amir Çiçek, ORKÖY kapsamında verilen Saanen ırkı keçi bedellerinin 2 yıl ödemesiz olduğunu, keçileri alanların bedellerini sonraki 5 yıllık süre içerisinde ödeyeceklerini bildirdi. Vali Çiçek, pilot köylere verilen Saanen ırkı keçilerden istenilen sonucun alınmasının ardından özellikle orman köylülerinin İl Çevre ve Orman Müdürlüğü'ne başvuruda bulunarak, Saanen ırkı keçisi talep ettiklerini söyledi.

SAANEN KEÇİSİ DAĞITILDI

2012 yılında Çandır İlçesinde, üreticilere saanen cinsi keçi dağıtımı yapıldı. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından hazırlanan 'Saanen Keçisi Yetiştiriciliği' projesi kapsamında düzenlenen keçi dağıtım törenine Yozgat Valisi Necati Şentürk de katıldı. Vali Şentürk, son yıllarda özellikle hayvancılık konusuna yapılan çalışmaların geliştiğine dikkat çekerek, hayvancılık yapmak için son derece elverişli koşullara sahip olan Çandır İlçesinde hayvancılığın yeterli düzeyde olmadığını vurguladı. Saanen Keçisi Yetiştiriciliği Projesi ile 15 aileye geçim kaynağı sağlanmak istendiğini belirten Şentürk, ‘’Bu projeyi vatandaşlarımıza örnek olması açısından çok önemsiyorum. Bu keçilerin seçilme nedeni, farklı yerlere kolayca uyum sağlaması ve süt verimi. Yapılan araştırmalara göre anne sütüne en yakın süt saanen keçisi sütü. Ayrıca bu keçilerde üretme kapasitesi de yüksek. 20 keçinin bir ailenin geçimini kolayca sağlayabileceği tespit edildi. Umuyorum, bu proje birçok çiftçimize de örnek olacaktır’’ dedi. 

Vali Şentürk, her bir çiftçiye 10 keçi, 10 oğlak ve 1 teke olmak üzere toplam 21 saanen keçisi verildiğini bildirirken Kaymakam Musa Ügül de, son bir yılda Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifi ile birlikte yürütülen çalışmalar neticesinde ilçede büyükbaş hayvan varlığını 800'den bin 200'e çıkardıklarını anlattı. Küçükbaş hayvan sayısını da 2 bin 400 den 3 bin 500'e çıkarıldığını ifade eden Üçgül, ‘’Saanen Keçisi Yetiştiriciliği Projesinin duyurusunu yaptığımızda 15 kişi için hazırlanan projeye 91 kişi başvurdu. Bu da ilçemizde hayvancılığa olan eğilimin bir göstergesidir'' diye konuştu.

Konuşmaların ardından 15 çiftçiye toplam 315 saanen keçisi ve birer adet süt sağma makinesi dağıtıldı.

ISLAH ÇALIŞMALARI

2014 yılında o dönemki ismiyle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yürüttüğü ‘Halk Elinde Hayvan Islahı Ülkesel Projesi’ kapsamında Akdağmadeni ilçesinde kıl keçisinin ıslahı için çalışma başlatıldı. Yerli keçi ırkının gen kaynağının korunması amacıyla yürütülen projeyle Akdağmadeni'nde, 12 bin anaç kıl keçisi kayıt altına alındı. Proje Koordinatörü Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cafer Tepeli, ‘Halk Elinde Hayvan Islahı Ülkesel Projesi’yle yerli kıl keçilerinin gen kaynaklarının korunması, sayılarının ve verimlerinin artırılmasını amaçladıklarını söyledi. Kıl keçisi ıslahının Türkiye genelinde 40 ili kapsadığını, İç Anadolu Bölgesi'nde coğrafi konumu nedeniyle kıl keçisi yetiştiriciliğinde ıslahın verimli olacağını düşündükleri belirten Tepeli, ‘’Burada halk elinde ıslah projelerinden birisi yürütülmekte. Akdağmadeni'nde 12 bin keçi varlığı bulunuyor. Bunun yaklaşık olarak yarısı da bizim projemizde yer almakta. Burada hayvanların halk elinde verimlerini artırmak istiyoruz. Bunu da çeşitli şekillerde yapıyoruz. Hayvanları kayıt altına alıyoruz, bunların verimlerini takip ediyoruz. Doğum ağırlığını alıyoruz ve bilgisayarda damızlık seçme programıyla bir sonraki senenin veriminin en üst seviyede olması için yetiştiriciye diyoruz ki 'şu hayvanları damızlık olarak seç. 5 yıl sonunda da hayvanların verimi artmış olacak. Keçilerin verimi artmış olacak’’ şeklinde konuştu.

Tepeli, devletin 35 lira anaç keçi desteği, 20 lira da oğlak desteği ödediğini, ayrıca ilçe genelinde 16 köyde 35 üreticinin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Yozgat Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği tarafından sağlanan desteklerden yararlandığını belirtti. Tepeli, ''Geçmiş dönemlerde keçiler ormanlık alanlara zarar veriyor düşüncesiyle çok sayıda üretici, keçi yetiştiriciliğini bıraktı. Dolayısıyla, bu proje hayvan varlığımızı kurtarma, yerli gen kaynaklarımızı koruma adına çok önemli’’  ifadelerini kullandı.

Kıl keçilerinin diğer cinslere göre avantajları olduğunu dile getiren Tepeli, kıl keçilerinin adaptasyon kabiliyetlerinin yüksek olduğunu belirterek İŞKUR vasıtasıyla yetiştiricilerin eğitime alınacağını ve sürü yöneticisi sertifikası verileceğini anlattı. Bu projenin yetiştiricilere büyük katkısı olacağını düşündüklerini aktaran Tepeli, ayrıca kursiyerlerin günlük 20 lira ücret alacaklarını da bildirdi. Kursun bitiminin ardından sertifikayla birlikte Bakanlığa başvuracak olan yetiştiricilere işletme başına 5 bin lira teşvik ödeneceğini aktaran Tepeli, ‘’Yalnız burada bir kriter var. Küçükbaş hayvan varlığı sayısının 500'ü geçmesi gerekiyor’’ dedi.

SONUÇ

Gelinen noktada birden fazla hayata geçirilen projeler ne oldu dersiniz! Yozgat il genelinde, kıl keçisinden önce vazgeçilip, süt üretimi için saanen keçisi yetiştiriciliğinin teşvik edilmesi, daha sonra tekrar kıl keçisine yetiştiriciliği yapılmasının teşviki, aslında bir programımızın olmadığını gösterdiği gibi, yapılan çalışmaların bir sonraki adımının hesap edilmemesinin sonucunda emeklerin boşa çıktığını ortaya koymaktadır. Yozgat'ta kıl keçisi veya süt verimi yüksek saanen keçisi yetiştiriciliğinin yaygınlaşması için üretilenin bir alıcısı olması gerekmez mi? Var mı? Yok!..