Türkiye'nin ilk Milli Parkı olan Çamlık, sadece bitki örtüsü ve doğal güzelliği ile değil, aynı zamanda kendine has bir efsane ile de anılıyor. Bin 360 metre yükseklikte, Yozgat'ın kalbinde yer alan bu doğa harikası, yıllardır yerel halkın ve ziyaretçilerin favori buluşma noktası haline gelmiştir.
Çamlık Milli Parkı'nın ilginç hikâyesi, "Aslı ile Kerem" temasını içerir ve ormanın kuruluşunu bir efsaneyle anlatır. Yıllar öncesine dayanan bu efsane, bölge halkının kültüründe derin izler bırakmıştır.
Çamlık Milli Parkı, eskiden beri yaz aylarında Yozgatlının ve çevre köylerden gelenlerin uğrak noktası olmuştur. Halk, burada çadırlar kiralayarak geceleri sazlı ve sözlü toplantılar düzenlerken, her yıl Hıdırellez'in ilk gününü eğlencelerle kutlamaktadır.
1956 yılında Milli Park ilan edilen Çamlık, karaçam, meşe ve ardıç ormanlarıyla göz kamaştırmaktadır. Ancak, parkın kuruluşuyla ilgili ilginç bir efsane de mevcuttur. Efsaneye göre, Âşık Kerem'in Aslı'yı ararken Çamlık'a düşmesi, bir çam dikmesi ve bu anlam yüklü çamın etrafında bir ormanın filizlenmesiyle parkın temelleri atılmıştır.
Yozgat Valiliği'nden alınan bilgilere göre, Âşık Kerem'in dile getirdiği sözlerle çam ağacı dikme anının ardından, Çamlık halkının kalbinde bir sevda türküsü doğmuştur. Bugün, Çamlık, bu efsanevi aşk hikâyesini yaşatan ve ziyaretçilere doğanın büyüleyici güzelliklerini sunan bir Milli Park olarak varlığını sürdürmektedir.
Yozgat Çamlık Milli Parkı, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda köklü bir efsane ile de anılmaktadır. Aslı ile Kerem'in izinde gezinti yapmak ve bu eşsiz doğa harikasını keşfetmek, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır.
