Her Çarşamba günü, Eski Askerlik Şubesinde düzenli olarak yapılan Çarşamba Sohbetlerinin bu haftaki konu Yozgat İl Müftü Yardımcısı Aybala Tuğba Uzuner oldu. 
Gerçekleşen programa Belediye Başkanı Celal Köse’nin eşi Nagihan Köse, Belediye Meclis Üyesi Muazzez Binici ve çok sayıda davetliler katıldı.
Helaller ve Haramlar” konusu ele alan Uzuner, “Haram sözlükte ‘yasak, memnu’ anlamına gelmektedir; dini bir terim olarak da kesin bir delille, açık bir şekilde yapılmaması istenen fiildir.” dedi. 
Kadınlara yönelik yapmış olduğu sohbette Uzuner, “Yüce Rabbimiz, insanı en değerli varlık olarak yaratmıştır. Tertemiz fıtratını korumak ve ebedi kurtuluşa ulaşmasını sağlamak için ona bazı sınırlar çizmiştir. Hayatımız boyunca riayet etmemiz gereken bu sınırlara helal ve haram diyoruz.
Helal dinen yapılması veya yenip içilmesi yasaklanmayan, serbest bırakılan şey demektir. Allah ve Rasûlü'nün bir şeyin helal olduğunu belirtmesi veya işlenmesinde günah olmadığını bildirmesi, o fiilin helal olduğunu gösterdiği gibi, o fiil veya şeyin yasaklandığına dair bir delil bulunmaması da helal olduğunu gösterir. Bir şey, dinin açık bir hükmüne, yasağına ve ilkesine aykırı olmadıkça helaldir, meşrudur. Bu sebeple helâl kavramı meşru, caiz, mubah tabirleri ile yakın anlamlı olarak kullanılmaktadır.
Haram sözlükte "yasak, memnu" anlamına gelmektedir; dini bir terim olarak da kesin bir delille, açık bir şekilde yapılmaması istenen fiildir. Haram, dini bir kavram olup, bunu tespit ve tayin yetkisi sadece Allah'a aittir. Hz. Peygamber'in bu konudaki hadisleri, Allah'ın koymuş olduğu hükmü açıklamaktan ibarettir. Bu nedenle İslâm âlimleri, hakkında nass bulunmayan konularda ihtiyatlı davranarak haram tabirini kullanmaktan kaçınmışlardır. Helal, yaratılışın gaye ve hikmetine uygun olan güzelliklerdir. Haram ise, mükerrem olarak yaratılan insanın onur ve haysiyetini zedeleyen, ona zarar veren çirkinliklerdir. Helal, Allah’ın rızasına uygun söz, tutum ve davranışlardır. Haram ise Rahibimizin gazabına ve insanların kınamasına neden olacak kötülüklerdir. Helali gözetmek, Allah’a imanın yani O’na verdiğimiz kulluk sözüne sadakatin göstergesidir. Harama bulaşmak ise bu sözü göz ardı etmektir. Helalin peşinde koşmak, insana yaraşır, nezih ve şerefli bir hayat yaşama gayretidir. Harama dalmak ise zihni ve gönlü bulandırma; heva ve hevesin, arzu ve isteklerin esiri olma halidir. İnsan, helale ne kadar yaklaşırsa huzura da o kadar yaklaşır. Harama doğru yönelmenin sonu ise pişmanlık ve mutsuzluktur. Helal haram hassasiyetini göstermeyerek israf edilmiş bir ömrün akıbeti hüsrandır.” ifadelerini kullandı. 


“Haram günün şartlarına göre helal olarak görülmemeli, helal günün değişen ve gelişen şartlarına göre haram sayılmamalıdır” diye Uzuner, “Bize düşen görev helalleri haram, haramları helal saymak yerine tespit edilen helallere uymak ve haramlardan kaçınmaktır. Kur’an-ı Kerim’in rahmet yüklü mesajlarına iman eden, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in kutlu yolundan yürüyen her mümin, helal-haram duyarlılığına sahip olmak zorundadır. Mümin, imanının gereği olarak Rabbini seven, sınırlarını bilen, kendini tanıyan insandır. O, vicdan ve merhametini yitirerek hiçbir canı incitemez. Duyarsız, hürmetsiz ve iffetsiz davranarak kendisinin ve başkasının haysiyetini çiğneyemez. Mümin, şu geçici dünyada sayılı nefeslerini falcılık, kumar, şans oyunları, faiz, rüşvet, tefecilik, hırsızlık gibi haksız kazançlarla tüketemez. Allah’ın kendisine emanet verdiği bedenini alkollü içki ve uyuşturucu maddelerle zehirleyemez. Helal olmayan yiyecek ve içeceklerle sağlığına yazık edemez. Mümin, yetim malına el uzatamaz. Kul ve kamu hakkına giremez. Eş ve çocuklarına, anne ve babasına, komşu ve akrabasına kötü muamelede bulunamaz. Yalan, yalancı şahitlik, iftira ve kötü sözlerle dilini kirletemez. Emanete asla ihanet edemez, verdiği sözden dönemez. Fitne ve fesat peşinde koşamaz, bozgunculuk yapamaz. Müminler olarak, helal ve haram sınırları karşısındaki tutumumuza bakalım. Unutmayalım ki; mümine yaraşan, helale ve harama karşı uyanık olmaktır. İnsan hata yapabilir. Ama hata edenlerin en hayırlıları, en kısa zamanda hatadan dönen ve tövbe edenlerdir..” şeklinde konuştu.  »Haber Merkezi

İstişare toplantısına Akdağmadeni'nden katılım! İstişare toplantısına Akdağmadeni'nden katılım!
Editör: TE Bilişim