"Kabul edilemez!"

Yozgat, Gümüşhane, Tokat, Çorum, Sivas'ta mevsiminden önce arttı: Aman dikkat!

6. DÖNEM TOPLU SÖZLEŞMEYE YÜZDE 1 BARAJI EKLENMİŞTİ
Taşkın, hükümet ve Memur Sen’in 2021 yılında yapılan 6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde sözleşmeye, sendikaların faaliyet gösterdiği iş kolundaki çalışanların en az yüzde 1’ini üye kaydetmemiş olması durumunda üyelerinin ikramiyeden yararlanamayacağı hükmünü eklediklerine dikkat çekerek, Danıştay’ın iptal ettiği bu maddenin yüzde 2 olarak yeniden getirildiğini söyledi. 
Keyfiyet ve hukuksuzluk karşısında mağdur edilen yaklaşık 200 sendika ve bu sendikalara üye olan yaklaşık 250 bin kamu çalışanının farklı sendika seçtikleri için cezalandırılmak istendiğine vurgu yapan Taşkın, siyasetten uzak duran ve kamu çalışanlarının hak ve menfaatleri için mücadele eden bağımsız sendikaların susturulmaya çalışıldığına dikkat çekti.
SENDİKAL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE DARBE VURULUYOR
Sendikal hak ve özgürlüklere darbe vurulmaya çalışıldığına vurgu yapan Taşkın, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Hükümet, Memur Sen ve Kamu Sen Konfederasyonlarının işbirliğiyle hazırlanan kanun teklifi gece yarısından sonra komisyondan geçti. Meclis Genel Kurulu’na getirilerek görüşülecek. Teklife göre sadece yüzde 2 barajını geçen memur sendikaları toplu sözleşme ikramiyesinden yararlanabilecek. Teklifin Meclis’ten geçerek yasallaşması halinde yüzde 2 barajının altında kalan sendika üyeleri toplu sözleşme ikramiyesi olarak ancak 250 lira alabilecek. Daha önce de ifade ettiğim gibi keyfi ve hukuksuz bir tekliftir. Yaklaşık 1 milyona yakın sendikalı üye ailesi de bu hukuk garabetini unutmayacaktır. Torba yasaya eklenen bu maddenin Meclis’ten geçmemesi yönünde milletvekillerinin sağduyusuna güveniyorum. Zira sendikal hak ve özgürlükler ciddi anlamda zarar görecek, çalışma barışı bozulacaktır.”
“HUKUKSUZ BİR YASA TEKLİFİ”
Kabul edilen yasanın hukuka aykırı olduğunu söyleyen Taşkın, “Komisyondan geçen yasa teklifi 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na, Anayasa’ya, Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası sözleşmelere, ILO Prensiplerine ve AİHM aykırı hukuksuz bir yasa teklifidir. 2021 yılında getirilmek istenen yüzde 1 barajını Danıştay iptal etti. Danıştay iptal gerekçesinde tarihi bir karar verdi: ‘4688 sayılı Kanun’un 28. maddesinde yer alan, toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere, toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı yolundaki hükmün farklı şekilde yorumlanarak, toplu sözleşme ikramiyesinden yararlanmada, hizmet kollarına ilişkin olarak üye olunan sendikalar açısından, “toplam kamu görevlisi sayısının en az yüzde 1’inden fazla sendika üyesi kaydeden sendikalar” şeklinde kriter getirilmesi suretiyle sendikalar arasında ayrıma yol açılması, açıkça sendikal özgürlüğe bir müdahale oluşturarak sendikaların kuruluş amaçlarının gerçekleştirilmesini önleyici şekilde üye kaybına sebebiyet verecek nitelik taşıdığı gibi, aynı hizmet kolunda çalışıp aynı işi yapan sendika üyesi kamu görevlileri arasında, sadece farklı sendikalara üye olmaları nedeniyle eşitsizlik yaratması itibarıyla çalışma barışını da olumsuz yönde etkileyeceğinden, dava konusu düzenlemede mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmamaktadır.’ 
Anayasa Mahkemesi de 5 Ekim 2017 tarihli kararında ‘Devlete; çalışanların sendikaya üye olma ve sendikal faaliyette bulunma haklarını kullanmayı engelleyici davranışlarından kaçınmasına yönelik ve sırf bu haklarından yararlandıkları gerekçesiyle yaptırıma tabii tutulmalarını, ayrımcılığa maruz kalmalarını önleyici tedbirler alma ödevi yüklemektedir.’” açıklamasında bulundu.
“HUKUKİ YOLLARDAN ÇÖZÜLECEĞİNE İNANMALARINI İSTİYORUM”
“Erimeden korkan sarı sendikalar kendilerini kurtarma telaşında” diyen Taşkın, “Memur Sen ve Kamu Sen gibi Konfederasyona bağlı sendikalar erimeyi durdurabilmek için çaresizlik içinde çırpınıyorlar ve kendilerini kurtarabilmek adına hukuksuz işbirliğine girişiyorlar. Memurun özlük haklarının günün koşullarına göre revize edilmesi başta olmak üzere, sağlıkta şiddetin önlenmesi, yıpranma payı, 3600 ek göstergenin ayrım yapılmadan tüm kamu çalışanlarına verilmesi, ek ödemenin emekliliğe yansıtılması, ek ödemede adil bir sistem uygulanması, vergi diliminde adaleti sağlayacak bir düzenleme yapılması, vergi oranının yüzde 15’te sabitlenerek alım gücü düşen memurun vergi yükü altında ezilmesinin önlenmesi, memurun refah payından yararlandırılması ve yoksulluk sınırının üstünde maaş verilmesi gibi pek çok konuda yetkilerini kullanamayan sarı sendikalar, maalesef olası bir iktidar değişikliğinde erimeden korktukları için sendikalarını ve yağlı koltuklarını kurtarmanın derdine düşmüşlerdir. Sendikaların önüne baraj getirilmek için harcanan çabayı memurun hak ve menfaatlerini korumaya ve geliştirmeye harcasanız bugün memurların ekonomik ve mesleki konumları daha iyi durumda olurdu. Gece yarısı komisyonda görüşülen yasa tasarısı için gösterilen büyük eforu keşke toplu sözleşme görüşmelerinde de gösterselerdi.
2021 yılında getirilmek istenen ancak Danıştay tarafından iptal edilen aynı teklifin keyfi ve hukuksuz olması nedeniyle bu sefer de Yargıtay’dan döneceği kesindir. Zira hukukçular bu teklifin kabul edilemez bir hukuk garabeti olduğunu söylemektedirler. Demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne inanan üyelerimizin endişeye kapılmamalarını, bu hukuk garabetinin hukuki yollardan çözüleceğine inanmalarını istiyorum.” dedi. »Haber Merkezi