ULUSAL basında yer alan haberlere göre, yeni yılda Türkiye tam 116 gün tatil yapacak.
Yani, yılın belli bir bölümünü komple tatil yaparak geçireceğiz.
Bilindiği gibi Türkiye zaten tatil ülkesi…
Dünyada bizden fazla tatil yapan daha kaç ülke var onu da tam bilmiyorum.
Bir de bizim ülkemizdeki bu tatil dağılımı da maalesef adalet ve hakkaniyetli değil.
Sadece belli bir zümrenin tatil yaptığı bir ülkedeyiz.
***
Örneğin bahsi geçen bu 116 günlük tatili kim kullanacak?
Tabi ki kamu çalışanları…
Onun dışında özel sektörde çalışan insanlar yine çalışmaya devam edecek.
Ben özel sektördekiler de tatil yapsın demiyorum, kamudakilerde özel sektör kadar çalışmalı.
Bu kadar fazla tatilin bu ülkeye kattığı ekstra bir fayda olduğunu düşünmüyorum.
***
Türkiye’de kamu çalışanları bu tatillerden fazlasıyla istifade ederken, bunun yanı sıra senelik izinleri, rapor hakları gibi ek tatil yapabilme seçeneklerine sahipler.
Oysa özel sektörde çalışan insanlar hastaneye muayene olmaya dahi gidemiyor.
Hastalanınca rapor alıp yatma hakkı dahi mümkün olmuyor.
***
Bu konuda devletin yetkili organlarının hiçbir ciddi çalışması, denetimi ve yaptırımı söz konusu değil.
Hal böyle olunca ülkede sosyal adaletten bahsetmek de biraz güçleşiyor.
Özel sektörde çalışan insanlar, ameliyat olmayı dahi işi dolayısıyla erteleyebiliyor.
***
Kamuda çalışan taşeronlara kadro verilmesiyle birlikte, yeniden herkes gözünü devlet kapısına dikmiş durumda.
Böyle bir tablo ve ortamda, hiç kimse özel sektörde istihdam edilmek istemiyor.
Herkes ‘devletin kulpundan’ tutmak istiyor.
Herkes 116 gün tatil yapmak, rapor alma hakkına sahip olmak, yıllık izin kullanmak istiyor.
***
Bu konuda devletin ciddi çalışmalar yaparak, kamu ve özel sektör arasındaki derin uçurumları gidermesi gerekiyor.
Ayrıca yeni yılın başta ülkemiz ve ilimizde tasarruf yılı ilan edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Özellikle ilimizde, kamudaki gereksizlikler tespit edilerek, tasarruf süreci başlatılmalı.
Etrafımızda vızır vızır dönen kamuya ait araçların kullanım denetimi artırılmalıdır.
***
Türkiye şu anda bir kriz ve sıkıntıyla karşı karşıya olmamasına karşın, önümüzdeki yılların hesabını yaparak, tüm vatandaşlar ve öğrenciler tasarrufa yönlendirilmelidir.
Geldiğimiz nokta itibariyle bürokrasi gösteriş, tribünlere oynama ve şekilciliği ayyuka çıkarmaktadır.
Bunlara son verilerek, herkes asli vazifesini yerine getirmeli ve doğmamış çocukların geleceğini düşünecek adımlar atmalıdır.
Yeni yıl huzur, hayır, barış, birlik ve beraberlik getirsin inşallah…
Haydi selametle…
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*Siyasetin ağır basacağı 2018 yılını.
*Erken seçim olma ihtimalinin yüksek olduğu 2018 yılını.