YOZGAT’ta özellikle kış ayları birçok kesime göre ölü sezon diye tabir edilir.
Aslını sorarsanız yazın da bizim için ölü sezondur.
Hangi açıdan baktığınıza bağlıdır bu durum.
Mesela yazın akademik takvim sonlanır, binlerce öğrenci şehri terk eder.
Tatil dönemidir, Yozgat’ta yaşayan insanlar başka şehirlere çıkarlar.
Son yıllarda gurbetçilerin de memleketleri yerine, Türkiye’deki tatil beldelerini tercih ettiğini düşünürsek, Yozgat için yazın da ölü sezondur.
Bu meselelere kafa yoran birçok insanla zaman zaman bu konuları hep konuşuyoruz.
Yozgat’ta kış aylarının ölü sezon olarak anılmasından yana değilim.
Yozgat’ta akademik takvim sonlandıktan sonra biz festival yapıyoruz.
Sanat etkinliklerini o tarihlere getiriyoruz.
Elbette festivaller, şenlikler, toylar bahar aylarında icra edilir.
Lakin bunlar kış aylarında da devam ettirilebilir.
Bu kadar öğrencinin şehirde olduğu, kapalı mekanlara hapsolduğu dönemlerde neden bu faaliyetlerin artırılması denenmez?
KAPILAR NEDEN KİLİTLİ?
Neden herkes kapısını yaz aylarına kadar kilitli tutar?
Artık eski kışların da yaşanmadığı gerçeğiyle hareket edersek, mesela Cumhuriyet Alanı’nda yerel müzisyenler bu kadar gence konser veremez mi?
Konser meydanında katılımcılara Akdağmadeni salebi ikram edilemez mi?
Belediye ve üniversite işbirliği yaparak tiyatro, konser, şiir dinletisi etkinlikleri yapamaz mı?
Böylece öğrencilerin yurtlarında sıkıntılı kış gecelerini kültürel kış gecelerine çevirmeleri sağlanamaz mı?
Esnaf dükkanını geç saatlere kadar açık tutup, hareketli bir çarşıda, geç saatlere kadar iş yapamaz mı?
Taksiciler, dolmuşçular bu sayede kış aylarında da evine ekmek götüremez mi?
Bunları yapmak bu kadar zor mu?
Önceki yıllarda yapıldığını görmedik mi?
Ramazan aylarında sahurlara kadar benzer şeyler icra edilmedi mi?
Yozgatlı kıymetli bir ilim insanının da geçen gün söylediği gibi niyet iş yapmak olmalı.
Niyet iş yapmak olmayınca dedikodular, bahaneler, laflar havada uçuşup durur.
Gidin farklı vilayetlere, kış aylarında neler yapıyorlar, kış ayının bereketini nasıl değerlendiriyorlar görürsünüz.
Bizde yazın da ölü sezon, kışın da ölü sezon…
BELLİ MERKEZLER
Yozgat’ta belli merkezlerdeki dükkanların boş olduğunu görüyoruz.
Buna karşın belli merkezdeki yerlerdeki dükkan kiralarının da oldukça yüksek olduğunu biliyoruz.
Ticaret daha çok bu kirası yüksek yerlerde dönüyor.
Herkes bu bölgelerde ticaret yapmak istiyor.
Lakin öbür tarafta daha modern, daha geniş ve ferah olmasına karşın boş yatan dükkanlar var.
Çünkü oralarda ticaret yapmayı riskli bulanlar, o bölgelere yönelmek istemiyorlar.
Bunun çözümü için ortaya birkaç yiğit girişimci çıkıp bir iş tutturması gerekiyor.
Ya da eczane, muhasebe bürosu, gazete bürosu gibi bir takım işletme ve iş yerlerinin oralara kaymasını beklemek gerekiyor.
Aksi durumda bu dükkanlar boş kalmaya devam edecek.
Onların boş kalması da ekonomik kayıp, öbür yanda yüksek kiraların altından kalkamayıp, kısa sürede iflas eden girişimcilerin yaşadıkları da Yozgat için bir kayıptır.
Yozgat il merkezinde bunların dahi planlaması yapılmıyor.
Neticede dar bölgeye hem kendimiz sıkışıyor, hem de ticaretimizi sıkıştırıyoruz.
Hayırlısı olsun.
Haydi selametle.