Sevgili ÇEDAŞ.
Bu makaleyi yazarken elektriklerin her an kesileceği düşüncesiyle sık sık yazdığım yazıyı kaydetme ihtiyacı hissettim.
Bu durum konsantremi zorlasa da başka bir çözüm yolu bulamadım.
Önceki gün sizin şirketten bir hanımefendi aradı gazetemizi.
Bir basın bülteni gönderdiğini dikkatimize sunuyordu.
Basın bülteninizi inceledim, okudum.
Araç filonuzu güçlenmiş.
Maşallah yeni araçlar bünyenize katılmış.
Sevindim.
Elektrik arızalarına daha hızlı müdahale edeceğinizi düşündüm.
Sonra bülteni haberleştirmeye çalışacaktım ki küt diye elektrikler gitti.
Biz burada artık alıştık günde üç kez elektrik kesintisine.
Üç beş dakika sonra elektrik gelince yeniden açmaya çalıştım gönderdiğiniz bülteni.
Zaten telefon eden ilgili arkadaşınız, haberi yarınki sayıda görmeyi arzu ettiklerini bildirmişti.
Güncel bir bülteni atlamayayım diyerek yeniden e-postayı açmaya çalıştım.
Tam haberi yazmak üzereydim ki ikinci kez yine gitti elektrikler.
Haydaa…
Tam sinirlendim, yazmayacaktım haberi ama hatırladım ki bizim meslekte duyguların ve hırslarınla hareket edemezsin.
Edersen bu meslekten silinir gidersin.
Soluğu çay bahçesinde aldım.
Baktım ki elektrikle işi olan tüm esnaf, gazeteci, memur oraya inmiş.
‘Hele bir bardak çay iç o zamana belki gelir senin elektrik’ dediler oturduk masaya.
Elektrik kesintilerinden dertlenirken, ‘Kime dert yanıyorsun, gazeteci ben miyim’ eleştirisini de aldık, fırçamızı da yedik.
Eh sonra sizin elektrikler lütfedip geldi ve bizde sizin gönderdiğiniz basın bültenini haberleştirerek, gazetemizin ilgili sayısında güçte olsa yayınlayabildik.
Ben daha ne deyim, ne söyleyeyim ÇEDAŞ…
Bir gün fatura geciktirsem şartelimi indiriyorsun, vaktinde ödesem istediğin zaman enerjimi kesiyorsun.
Yozgatlılara yazık ediyorsun.
Bak bu yazıyı yazarken neden endişe ettim biliyor musun?
Cumhuriyet Alanı’nda canlı yayınlanan ‘Demokrasi ve Şehitler Mitingi’nde elektrikler giderse’ diye düşündüm bir an.
Oradaki görevli abilere de endişemi aktardım.
Onlar ise gerekli tedbirleri aldıklarını ve ÇEDAŞ’a güvenerek bu işlerin yapılamayacağı gerçeğini ilettiler.
Jeneratörleri varmış yani.
Ne yapalım yoksa bizde mi kendimize jeneratör takalım ÇEDAŞ?
Bilemedik vallahi.
Haydi selametle…