Ayaküstü sohbetlerde, yolda yapılan selamlaşmalar sırasında yazılarını okuyorum, MHP’yi de yaz diyen çıkıyor.
Sadece MHP’de değil, herkes zihnindekini, önemsediğini gazeteye taşımanı talep ediyor.
Hele şu yazılarını okuyorum diyenler var ya, işte ben onların birçoğunun yazılarımı okumadığını da biliyorum.
En azından bir kişi bile okuyorsa yaptığımız iş amacına ulaşıyor demektir.
Neyse konumuza dönelim…
Şu dönemde MHP’nin neyini yazmamızı istiyorlar?
Tabi ki partinin içinde bulunduğu durumu ve kurultay isteğinin varacağı noktayı…
MHP’yi yorumlamak için MHP’yi iyi bilmek ve analiz etmek gerekir.
Türkiye’de 50 yıllık bir siyasi geçmişi olan MHP’ye dışarıdan nüfuz etmek, danışmanlık yapmak, yorum yapmak partiyi çokta bağlamaz.
MHP kendi işini kendi içinde halleden bir partidir.
O yüzdendir ki aylardır muhalifler kurultay toplatamıyor.
Ekranlara çıkan onca yorumcu, analizci MHP üzerine konuşuyor ama birçoğu isabet kaydedemiyor.
Dolayısıyla benimde MHP üzerine buradan konuşmamın çokta bir anlamı yok aslında.
Yozgatlı MHP’lilerin bu sürece dair yorumu ve bakış açısını buraya taşıyabiliriz ama.
MHP’ye oy veren ve MHP’li kimliğiyle bilinen bazı vatandaşlar, artık Devlet Bahçeli ile yürümeyeceğini ve bırakıp gitmesi gerektiğini sohbet ve muhabbet ortamında açıkça beyan ediyor.
1 Kasım seçimlerinin ardından yerelde MHP’li kimliğiyle iyice dışlandığını hisseden memur, öğretmen, esnaf, iş adamı Bahçeli’den umudunu kesmiş görünüyor.
Peki buna karşın muhalif isimlerin içinden umut besledikleri bir isim var mı?
Partinin yönetim kurulunda bulunan isimlerin neredeyse tamamı Devlet Bahçeli’yi desteklerken, partili olan ancak partide resmi görevi olmayan, partinin karargahlarında, parti binasında veya parti ile organik bağı olan sendika, dernek ve vakıf çatıları altında buluşan ülkücü camia mensupları muhalif isimlere de umutla ve güvenle bakmıyor.
Yani Sinan Oğan gelirse iktidar oluruz, Koray Aydın bizi kesin düze çıkarır diyen ülkücülerde göremiyorum Yozgat’ta.
Peki Yozgatlı MHP’liler partiden umudunu mu kesti?
Tabi ki hayır…
Ama bu sürece daha gerçekçi yaklaştıkları kesin.
Bahçeli ve ekibiyle bu işin devam edemeyeceğine kanaat getirirken, onların yerine gelecek isimlerinde partiyi ve davayı uçuşa geçiremeyeceğini biliyorlar.
Kan değişiminin şart olduğuna inanıyorlar, sağlıklı ve sağlam bir değişim arzusundalar.
Gelenekçi anlayıştan ve partinin hiyerarşik düzeninden asla rahatsız değiller, bir parça demokrasi ve demokratik duruştan da kimseye zarar gelmeyeceği görüşündeler.
Bu zamana kadar lider, doktrin, teşkilat kavramına sahip çıkan ülkücüler, Bahçeli’nin her teşkilatı feshetmesi ve istediği ismi görevden almasına aşırı tepkililer.
Özetle MHP’de durumlar karışık…
Yarın Yozgat’ta yerel seçim yapsanız MHP üçüncü parti olur.
Yarın genel seçim yapsanız, MHP Yozgat’ta üçüncü parti olur.
Kafalar karışık…
