Kültürlü ve Beyefendi kişiliğiyle akıcı, dolu ve güven veren konuşmalarını beğenerek izlediğim Bursa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Sayın Serhat BARAN’ın adını hep güzel yerlerde ve güzel insanlardan duyuyor Yozgat adına gururlanıyoruz. Memleket insanımızı her yerde yücelterek anlatan, iletişim kuralları ve diplomasi nezaketini iyi bilen bu donanımlı, görgülü gönül insanı, zamanının büyük bölümünü hemşehrilerimiz için ayırarak sevdalı olduğu şehrinin adını her yerde zirveye taşıyor.
Ekonomik ve sosyal koşulların göçe zorladığı ve topraklarına oranla en seyrek nüfusa sahip illerden birisi olan Yozgat’ın, büyükşehirlerde yoğunlaşarak dernek, vakıf, federasyon, platform gibi oluşumlarla dayanışmalar sergileyip güç oluşturan nüfusumuza önderlik edebilecek yeti ve donanıma sahip değerlerimiz maalisef ki çok az sayıda.
Başkan Baran, şehir kültürüyle büyümüş genç yaşına rağmen, ait olduğu toprakların insan ve kültür zenginliklerini iyi biliyor ve gururla sahiplenerek övünebiliyor. Yaşadığı şehirdeki renkli Balkan kültürlerinden tutunda diğer illerimize ait bir çok nitelikli derneklerin kapsamlı kültür yarışlarında, Yozgat adına bir kulvar oluşturup, kendine has üstün temsil gücüyle, gönlümüzü, misafirperver yapımızı, insan kalitemizi liyakatiyle gösteriyor, anlatıyor.
Bursa’daki hemşerilerimiz de çok vefalı. Kendileri için samimi emek harcayan bu güzel insanı ve içlerinde Mehmet ÜNAL, İbrahim IŞIK, Tekin KESKİN, Mehmet KARADAVUT, Arif KAÇIRAL ve Levent BOZLAK gibi değerlerinde bulunduğu birbirinden değerli 15 kişilik çalışkan ekibini ikna edip tekrar federasyon yönetimine getirerek iyi bir seçim yaptılar.
Biliyorsunuz ki, ülkemizde ve dünyada Yozgatlı derneklerimizce gerçekleştirilen federasyonel yapılanmalarda, bulunduğumuz şehirlerdeki başarı oranımız maalisef ki nüfusumuzla hiçte orantılı değil. Hemşehri örgütlerinin gücü ve referansının etkili olduğu yerel seçimlerde, üyesi bizden çok çok az olan derneklerin referansı ve önerisi daha etkin gözükürken, bizler sürekli kuru kalabalık statüsüne düşmekteyiz. Bu durum ise yönetim kurullarımızdaki nitelik, başkanlık düzeyindeki temsil eksikliğimizin göstergesini ortaya çıkarırken, şapkamızı önümüze koyup düşünmemizide gerektiriyor.
Elbette ki beklentilerimiz sadece siyaset, ticaret ve bürokrasi değil tabii ki de. Eğitim var, sosyal projeler var, istihdam var, devlet destekleri ve kalkınma projelerinin takibinde olup, ilimiz adına sağlanabilecek avantajlı imkanlara ortak olup, pasta dağıtımında en büyük dilimi kapabilmek ve şehrimize refah sağlama yarışında olmakta var. Bunun için devletin eğitim, tarım ve hayvancılık başta olmak üzere bölgesel teşvik politikalarını iyi izleyebilecek, istek ve amaç doğrultusunda köy köy talep listesiyle bilgi bankası oluşturabilecek federasyon yönetimlerine ihtiyaç var.
Türkiye genelindeki bazı derneklerimiz bireysel ve kurumsal çalışmalarındaki başarı ve azimle belirli mesafeler elde etsede, siyasette, ticarette, kültürde, sanatta, bürokraside ve akademik camiada hiçte istenilen yerlerde değiliz. Biliyorsunuz ki, elit mevki ve makamlar hemşehrilik gücü yansıtılarak, samimi referanslarla, kitlesel beklentiler hissettirilip, layık şahsiyetler önerildiğinde kazanımı çok daha kolaylaşabilecek hedeflerdir. Birçok ilin dernekleri bu alanda çok başarılılar.
Derneksel oluşumlara duyarsız insanlarımızın dikkatini hangi fedakarlıklar çeker bilmiyorum ama, sosyal projeler bazında, hemşehri örgütleri adına çok imrenilir ilklere de imza atıyoruz. Örneğin Ankara Demokrat Dernekler Federasyonu Başkanı İbrahim ÇETİN’in verdiği karşılıksız eğitim bursları, yöresel kültür günleri, fakir gençlerin eşyalarına kadar alınıp, evleri dekore edilerek yaptırılan düğünleri, (hemde ayda 2 kez), köylerdeki yaşlıların günlük yemek, temizlik, sağlık ve tüm sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak maaşlı ekiplerin istihdamı gibi.
Bursa’da ise Serhat BARAN, bölgesinde bulunan fakir-fukara hemşehrilerimize onurunu incitmeden yaptığı ekonomik yardımlar, transkripti yüksek öğrencilerin hedefine ulaşması için temin ettiği burslar, mesleki sertifikasyon programlarına yerleştirdiği çıraklar, organize sanayi bölgeleri başta olmak üzere her sektörde istihdam ettiği insanlar vs. konularda liderliği elden bırakmıyor.
Ayrıca Bölgesinde etnografik aksesuarlarımızdan, folklorik değerlerimize, tarihi ve turistik mekanlarımızdan yemek kültürümüze, coğrafik güzelliklerimizden insan kalitemize bir çok alanda etkili tanıtımları ile çok büyük hizmetlere imza atıyor.
Yerel seçimler ve referandumlarda belediye, il genel meclisi ve milletvekilliği seçimlerinde aday olacak hemşehrilerimizin yarattığı enflasyona müdahil olarak, vasıflarına göre onur kırmadan eleminasyona tabi tutan Serhat BARAN, seçilen yöneticilerle yaptığı eğitim, istihdam ve hizmet pazarlıklarında da yine hemşehrilerimize çok büyük kazanımlar sağlamakta.
Siyasete atılacak hemşehrilerimizdeki nitelik tespiti, ticaretteki hemşehrilerimizin kalite ve dürüstlüğü ile transkripti uygun öğrencilerin başarısına ivme kazandıracak azmettirici ve cezbedici onurlarla taltif edildiği bir eğitim hedefini sahiplenerek otorite koyan Bursa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Sayın Serhat BARAN ve ekibi, birçok sivil platformlara örnek teşkil edecek çalışmalara imza atıyor. Bunlar Yozgatlı gönlüyle yapılan duygusu yüce yüz akı hizmetlerimiz elbette.
Aslında ben Serhat BARAN Başkanımı Bursa’daki bir programına sanatçı seçimi konusunda bölgesel kültürümüze tezat teşkil eden bir tercihi nedeniyle Yozgatlı akademisyenlerimizle eleştirisini yapmıştık. Bursa Akdağmadeni Derneğinin çalışkan başkanı Sayın Mehmet ÜNAL ise belki bu tercih yanlış olmuş olabilir, ama yaptığımız güzel işlerimizi niçin görmüyorsunuz demişti. Bu uyarıdan sonra yaptığım araştırmada, Serhat Başkanın bilgisi, donanımı ve sıcak üslubuyla bürokrasi, sanat, siyaset, akademik camia ve iş dünyasıyla kurduğu iyi ilişkiler sayesinde ilimiz adına tertip ettiği nitelikli çalıştaylar, hemşehrilerimiz arasında kaynaşma ve dayanışmaya yönelik piknik, yöresel kültür gezileri gibi renkli programları, her yerde mert, cömert, kibar ve misafirperver kimliği ve güvenilir şahsiyetini defalarca duyunca samimi emeklerine ve asaletine hayranlığımı gizleyemedim.
Saraykent Benli Derneğinin çalışkan ve üretken Başkanı Mustafa SOLMAZ’ın ve Hasbeklilerin efsane Başkanı Mehmet DURNA’nın dediğine göre Serhat BARAN, Bursa’da sözünün eri, yiğit bir insan olarak bilinmekte ve tanıyan herkes “Yozgat’tan böyle asil insanlar çıkar” diyerek, karizması, vefası ve samimiyetine güven duymakta diyor.
Biz kültür insanı, gazeteci kalem sörler, insanımızı yücelten, kültürümüze sahip çıkıp hemşehrilerimize dürüst hizmetler üreten, dedikodu ve cehaletten uzak durup, emek verip çalışan, karizma ve karakter sahibi gerçek memleket sevdalılarını görünce yürekten gururlanıyoruz. Projeleri olmayan, hizmet üretemeyen, başta eğitim ve istihdam olmak üzere siyaset, ticaret, bürokrasi vs. gibi itibar gerektiren tüm konularda referansı sıfır çekmiş, bir şey yapmadıklarını gördüğüm ve buna rağmen adaylık endişesiyle yaşayan oluşumları bile hiç eleştirmediğim halde hangi hizmetleri ve hangi özellikleriyle her yazımda, her sunumumda övmem istenilir bunu da anlamış değilim ama, bilgili ve görgülü yöneticileriyle insanını yücelten dernekler, diğer derneklerden her zaman üstün kılınmalı düşüncesindeyim. Zaten sivil toplum kuruluşlarındaki federatif yapılanmalar gönüllülük esasıyla hizmet üretmek isteyen iyi niyetli insanların yeridir. Hitabet, birikim ve görgü gerektiren bu oluşumlara kültürünü tanımayan ve ifade edemeyen sızıntılar girdiğinde maalesef ki fertlerin konuşulduğu dedikodu merkezlerine dönüşüyor. Ben dergilerde, gazetelerde, sunumlarımda ve yorumlarımda çalışan, üreten ve onurlandıranlardan bahsederim bilirisiniz. Zaten “Gurur Veren Yozgatlılar” serisinin konusunu da güncelliğini koruyan güzel insanlarımız oluşturur.
Bursa’dan yansıttığı samimiyet ve dürüst hizmetleri ile Yozgatlı kimliğimize saygınlık kazandıran Federasyon Başkanımız Sayın Serhat BARAN’a ve ekibine başarılarla dolu altın yıllar diliyorum. Görgüsü, bilgisi ve insanımızın sürekli artılarından bahseden asaleti ile onurlu, omurgalı karizmasına bir kez daha hayranlığımı iletiyor sizin gibi değerlerimizle sadece biz değil, tüm hemşehrilerimizin her zaman gurur duyacağını belirtmek istiyorum.
