YOZGAT'ı yıllardır ihmal edilmiş bir il olarak gündemimizde hep tutuyoruz. Birilerini, özellikle de aktif siyaset kurumu içerisinde bulunanları hedef alıp, suçlamak suretiyle kendimizi rahatlatıyoruz. Dönüp bir aynaya bakabilsek. İşte o zaman asıl suçlamamız gerekenin kendimiz olduğunu net bir şekilde görebiliriz.

Dünden bugüne, hep bugünün gelişmelerine göre adımlar atmayı tercih ettik. Yarınları düşünmedik, dünden ders çıkartmayı aklımızın ucuna bile getirmedik, getirmiyoruz. Bugün ''yapılan çok güzel!'' diyoruz, dün yapılanın yanlışlığını dile getirip, bugün dünde kaldığında övdüklerimizi, güzel bulduklarımızın yanlış olduğunu söyleyerek, kısır bir döngü içerisinde dolaşıyoruz. Ne kadar acı...

Bu döngü içerisinde birileri çıkıp, Yozgat İl Merkezi ile ilçeleri mukayese ediyor, karşılaştırıyor. Kırıkkale, Kırşehir, Kayseri, Sivas ile karşılaştırma yapmıyor veya yapamıyor. Yerköy dediğiniz, Sorgun dediğiniz, Boğazlıyan, Çayıralan, Akdağmadeni, Sarıkaya dediğiniz yerler de Yozgat. Ama bunu söylemeye kimsenin dili varmıyor. Yozgat il merkezini ilçeleri ile yarıştırmak suretiyle, ilin ufkunu sınırlıyoruz, farkında değiliz.

Yozgat il merkezinde yapılan çalışmaları bir gözünüzün önüne getirin. 20 yıl öncesinden bugüne gelebilen çalışmaları, yatırımları ''Keşke'' diye başlayarak, yanlışlığını gündeme taşıyoruz. Aynı dönem içerisinde yapılan çalışmaların bir çoğunun yerle bir edilip, yerine yenilerinin yapıldığını da biliyoruz/görüyoruz. Bu alışkanlıklardan vazgeçip, Yozgat'a yapılacak olan yatırımın geleceğe yönelik faydasını zararını hesap etmediğimiz süre içerisinde, kalkınmadan, gelişmeden söz edemeyiz, bilesiniz.