SESSİZLİK çoğu zaman kopacak olan fırtınanın habercisidir. Sessizliğin arka planında kıpırdanmaların olması, görünür yüzde boşluk, belirsizlik yaratır, huzursuzluk alır başını gider, durdurulamaz.

İktidar partisinde yaşanılan sessizliğin yerini alan belirsizlik, görünür yüzünde umutsuzluğu körüklemeye başladı. Dedikoduların, keyfiyetin günyüzüne çıkmasına neden oldu.

İktidar partisinin mevcut il başkanının yeniden aday gösterilmeyeceği veya kendisinin aday olmayacağı gündeme geldikten sonra yaşanılan hareketli günlerin yerini sessizlik aldı. Birden fazla ismin genel merkez tarafından aday gösterilme ihtimalinden söz edilirken, bu isimler üzerinde farklı söylemler geliştirildi. Yaşanılan boşlukta, ''Bulanık su da balık avlamak'' söyleminde olduğu gibi birilerinin kendisine paye çıkartmasına vesile oldu.

Sadece siyaset sahnesinde değil, bürokrasi ve sivil yaşamda da kendisini iktidara yakın hissedenler, iktidarın üst düzeydeki temsilcileri arasında kendisini konumlandırdı. Onların adına, onların haberi olmaksızın kararlar verip, yıpratma politikasına zemin hazırlanmış oldu. Bürokraside görev yapanlar, olumlu olanlara sahip çıkıp ''Biz yaptık'' derken, olumsuzluk veya alınan tepki üzerine ''Biz de emir kuluyuz, abilerimiz öyle emretti!'' pozisyonunu almaya başladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Yozgat Milletvekilleri Bekir Bozdağ ve Yusuf Başer, bu bölünmüşlük görüntüsüne son vermesi gerekir. Daha fazla süreyi uzatmadan ''Yanındayız'' diyebilecekleri ismi birlikte ilan edip, bölünmüşlük görüntüsüne son vermeleri gerekir, düşüncesindeyim.