Seçim takviminin belli olmasıyla siyasette tansiyon yükseldi. Önceki gün MHP’de yaşanan Tuğrul Türkeş depremi ve bakanlık dağılımıyla ilgili gelişmeler siyasetin suyunu ısındırdı.
Bunlar Ankara’da cereyan eden siyasi gelişmeler.
1 Kasım’da yapılacak erken seçim öncesi Yozgat siyaseti de hareketlenmeye, siyaset kazanı kaynamaya başladı.
Seçimler öncesi adayların ilk yaptığı şey herkesçe malumdur ki kulis faaliyetleridir.
Yeniden aday olacak olan, mevcut durumunu yoklamak isteyen ve aday adaylığı düşüncesinde olan isimler hemen kulis faaliyetine başlar, nabız yoklar, siyasi havayı koklar.
Yozgat’ın siyasileri de şu sıralar kulis faaliyetlerine start verdi. Özellikle AK Parti’li siyasiler erken seçim öncesi harekete geçmek, hızlı davranmak ve bir nevi bulanık olan suda balık tutmak sevdasındalar.
Bazı isimler yeniden aday adayı olabilmek adına basını daha sıkı takibe alırken, gazetecilere de mevcut ortamı sorup, Yozgatlı seçmen hakkında tiyo ve öngörü alma çabasında.
7 Haziran’ı hatırlarsak yaklaşık 50 isim AK Parti’den aday adayı olmuştu.
Seçimlerin ardından AK Parti’nin Yozgat’ta yaşadığı oy kaybı ve başarısızlık aday adaylığı düşünen isimlere yeniden umut verdi.
Yozgat’ta şimdilik siyasi kulisler hızlansa da siyasiler önümüzdeki günlerde belirecek olan konjonktüre göre adım atacaktır.
Bu noktada AK Parti Yozgatlı seçmeni dinler, ciddiye alır mı, yoksa bildiği politika ve strateji üzerinden mi hareket eder merak ettiğim bu.
Esasında benim merakımdan ziyade Yozgatlı seçmende bu konuyu merak ediyor.
Hem AK Parti tabanı hem de MHP tabanı listelerde değişim arzuluyor.
Bu değişim arzusu ve isteğini ne MHP Genel Merkezi, nede AK Parti görüyor.
Her iki partide biz adayı belirleriz, siz ise seçersiniz dayatmasıyla hareket ediyor.
Bundandır ki 7 Haziran’da binlerce Yozgatlı tepki olarak sandığa gitmedi.