Hafta sonu Yozgat’ın tek sineması olan Yimpaş Nehir sineması ağzına kadar doluydu.
Malum Yozgatlı bir aileyi anlatan “Kaçma Birader” adlı film vizyona girmiş ve seyirciyle buluşmuştu.
Filmle ilgili bazıları bir dizi spekülasyonlar, iddialar üretince sanırım birçok insanda bunu görmeye ve teyit etmeye gitti filme.
Bende bunlardan bir tanesiydim.
Sinemaya gitmem.
Televizyon hiç izlemem.
Film takip etmem.
Cumartesi günü yaşadığım boşluğu doldurmak adına gidip filmi izledim.
Ön yargı besleyenlerin tümünün iddialarını ve abartılarını boşa çıkaran bir filmdi.
Mizah vardı filmde.
***
Benim hoşuma giden bir iki sahne vardı gerçekten komik bulduğum.
Az gülen birisi olarak beni güldürmüştü.
Bu tür film ve dizileri takip eden ve yeni kuşağın espri anlayışına sahip insanlar eminim ki daha fazla gülecektir bu filmde.
Birde Yozgat’ın değişik mekanlarını görüyorsunuz beyaz perdede ve iç çektiğiniz oluyor.
Keşke şu Yozgat filmdeki gibi güzel, sade ve temiz olsa dediğiniz oluyor.
Filmde Nohutluya yaptıkları çay bahçesi- meyhane ve oradan şehrin ışıkları insanı cezbediyor.
Özetle filmde eleştiri konusu olan ve sosyal medyada bahsi geçen sahnelerin sizin izlediğinizle alakası yok.
Fragmanda geçen sahneler, filmde bir bütün olunca birilerinin ortaya attığı gibi Yozgatlıları aşağılama-küçümseme gibi bir durum asla söz konusu olmuyor.
Ben gittim ve filmi izledim.
Boş ve gereksiz bir konuyu da kendi adıma bu yazım ile noktaladım.
Neticede bu bir yapıt, bir film.
Elbette bir senaryosu olacak, kahramanlarına belirli vasıflar yüklenecek, belirli yöreler-mekanlar seçilecek.
Bu da onlardan birisiydi işte.
Emeği geçenlere teşekkürler.
***
Güven zedelenirse ne olur?
Samimiyetsizlik başlar.
Huzuru kaybedersiniz.
Muhabbetin ve karşılıklı saygının tadı-tuzu kaçar gider.
Kandırılmış hissine kapılırsanız hele hiç çekilmez.
İş hayatında…
Akraba, eş-dost ortamında zedelenen karşılıklı güven duygusu derin yara açar.
Hani der ya bir türküde “Şol yüzleri dost, özleri düşmandan usandım”…
İşte öyle olur.
Onun için ne olursa olsun aranızdaki güven duygusunu zedelemeyin.
Kavga edin, zıt düşünün, aynı noktada bir araya gelmeyin ama samimiyetinizden de kimseyi kuşkuya düşürmeyin.
Gerisi teferruat.