Önceki gece meydana gelen yangın sonucu Abide iş hanında pek çok dükkan maalesef yandı.
Yangın sonucu ise esnafımızda ciddi zararlar meydana geldi.
Tüm esnafımıza geçmiş olsun diyorum.
Zaten zor şartlar altında ticari faaliyetini sürdüren esnafımız, bu yangın ile daha sıkıntılı bir sürece girmiş oldu.
İnşallah ilgili kurumlarımız elinden gelen yardım ve desteği esirgemez…
Her şerde bir hayır vardır derler ya inşallah bu yangında Yozgat için öyle olur diyorum.
Nasıl mı?
Şehrin ortasında yıllardır kanayan bir yara olan, beton yığını ucubeyle ilgili inşallah bu yangının ardından ciddi ve somut bir çalışma yapılır diye umuyorum.
Yıllardır içine girerken Tokat Ballıca Mağaraları ve Nevşehir Peri Bacaları’nın içine giriyormuş hissine kapıldığımız, içine girdikten sonra ise Ballıca ve Nevşehir’deki mağaralardaki estetik ve güzelliğe dahi sahip olmayan bu çirkin yapı üzerinde artık ciddi bir ameliyat şart!
Tamam biliyoruz atsak atılmıyor, satsak satılmıyor ama böyle de olmuyor…
Belediye Başkanı Kazım Arslan göreve seçildiği 2014 yılında iş hanı esnafıyla bir toplantı yapmıştı.
Toplantıda esnaf ile belediye maalesef uyuşamamıştı.
Çünkü esnaf iş hanının yeniden imarını tümüyle belediyenin yapmasını talep ediyordu.
Bun karşın belediye başkanı Kazım Arslan ise iş hanının imar planını ortaya çıkardıklarında bugün iş hanı içerisindeki birçok kat boşluğu, merdivenler, giriş ve bağlantı kapıları ve tuvaletlerin usulsüz şekilde dükkana dönüştürüldüğünü söylemişti.
Hatta iş hanında bulunan belediye dükkanlarını ucuza belediyeden kiralayanların, iki katına başka şahıslara usulsüz kiraya verdiğini anlatmıştı başkan.
Özetle, arap saçına ve labirente dönen iş hanıyla, daha doğrusu özel mülkler ile ilgili somut bir adım atılamamıştı.
Şimdi bu yangının ardından Allah rızası için buraya ciddi bir proje hazırlayalım.
Tüm imkan ve olanakları seferber edelim.
Mesela eğer burayı kamulaştırıp yıkabiliyorsak yıkımını gerçekleştirelim.
Yok bu mümkün değilse burayı insan onuruna yakışır, cinsiyet ayrımı olmaksızın herkesin kullanabileceği güvenli-sağlıklı bir mekan haline dönüştürelim.
Pansuman yapmakla bu işin olacağı yok.
Neşteri vuralım, ameliyat yapalım…
GÜNEŞİN ARDINDAN…
Benim gibi güneşe alerjisi olanlar için Yozgat’ın yayla havası bire birdir.
Dün, o yakıcı güneşin ardından yağan yağmur hem bedenimizi, hem yüreğimizi serinletti.
Yağmurlar sadece nesnenin, eşyanın temizlenmesi için değildir aslında.
Bilenler için yürekleri de temizler yağmurlar…
Merhum Şair Abdurrahim Karakoç:
Bir yağmur bekliyorum, kuruyanı ıslatsın
Bir yağmur bekliyorum, tohumlara can katsın
Bir yağmur bekliyorum, silsin kirlerimizi
Bir yağmur bekliyorum, bizi bize anlatsın” diyor.
Hepinizin kirlerimizi sileceği yağmurları olmasını diliyorum.
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*Gazetecilerden Yozgatspor’u soran ve meraklanan engelli fanatik taraftarları.
*Yangın ile ilgili ‘kundaklama’ iddiasında bulunan bazı vatandaşları.
*Doğduğu topraklara iş adamı sıfatıyla ziyarette bulunacak olan Avrupa’daki Yozgatlı iş adamlarını.