KULİSLERDE yerel seçimler ve adayların isimleri konuşuluyor.
Bazı isimlerin, bazı partilerden aday olacağı söyleniyor.
Geçmişte siyasetin bazı kademelerinde görev alan isimlerin adı zikrediliyor.
Bununla birlikte şu anda bazı görev icra edenlerin isimleri geçiyor.
Siyasetin kıyısında köşesinde bulunanların, siyasi görevler için ismi geçmesi doğal.
Doğal olmayan makamlara talip olanların neye göre talip olduğudur.
Misal Belediye Başkanlığı gibi önemli bir göreve, günümüzde nasıl oluyor da her önüne gelen talip olabiliyor?
Demokrasi çerçevesinde aday olmasını kast etmiyorum.
Seçme ve seçilme hakkını kullanmasını da kast etmiyorum.
Başka bir şey söylüyorum…
Bir ilin belediye başkanlığına talip olmak, öyle her babayiğidin harcı mıdır?
Koskoca bir ili temsil edecek yetenek, bilgi, birikim ve liyakati nereden alıyorsunuz?
Siyasetin belli kademelerinde tanıdıklarınız olabilir.
Bazı önemli politikacılarla muhabbetiniz olabilir.
Lakin bunları birer basamak, yani torpil olarak kullanıp aday olamazsınız.
***
Her şeyden evvel, bir ilin belediye başkanı olacak vatandaş liyakate sahip olmalıdır.
Bilgi ve birikimi bulunmalıdır.
Toplumun belli kesimi tarafından tanınan ve nispeten kabul edilebilir olmalıdır.
Karakteristik özelliğiyle, seçildiği takdirde o ildeki herkesi kucaklayabilecek yapıda olmalıdır.
Dünün Türkiye’sinde aday belirleyen partiler, bu kriterleri nispeten göz önünde bulunduruyordu.
Şimdilerde ise bu kriterler çoktan unutulmuş gibi.
Bazı ilçelerde ‘sen kalk ben oturayım’ pazarlıkları veya planları dahi yapılabiliyor.
Bir ilin temsilcisi olmak bu kadar basit ve kolaya indirgenmiş durumda.
Vallahi bu durum bana garip geliyor…
***
Yozgat’ta belediye başkanlığı için ismi geçenleri duyuyorum.
Sağda solda konuşulan isimlere şahit oluyorum.
Birileri tarafından adaylığa ikna edilmek istenen isimler geliyor kulağıma.
İstiyorum ki görevde bulunanlardan daha yetenekli ve liyakatli isimler duyayım.
Duyayım ki yarış kızışsın, değişim gerçekleşirse şayet Yozgat için faydalı olsun.
Ancak henüz şu güne kadar böyle bir isim duyabilmiş değilim.
İşte o zaman Yozgat için kaygı duymaya başlıyorum.
Biz Yozgat olarak, her alanda gidenleri aratanları istemiyoruz.
Gidenleri hayırla yad ettiren, gelecek için yol açan aydın insanların siyasette yer almasını istiyoruz.
Bilmiyorum durumu izah edebildim mi?
Haydi selametle…
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*Halkın destek ve katılım göstermediği organizasyonları.
*Halk ile bütünleşerek icra edilemeyen etkinlikleri.
*Hangi amaçla yapıldığı belli olmayan faaliyetleri.