Memlekette birisi bir işe adım attı diyelim…
Bir radikal karar aldı veya bir proje hazırlayıp kendisine bir hedef koydu.
O kişinin adım attığı işi yapan meslektaşları meseleye hemen göz dikiyor.
Kulak kabartıyor.
Telefon trafiğine dahi girişiyor.
Dert ne peki?
O şahsın, kurumun veya müessesenin bu konuda başarısızlığa uğrayabilme ihtimalinin oranı…
Yani ‘başarır mı?’ sorusundan ziyade ‘başaramaz değil mi?’ sorusunun sorulması…
Sizce de ilginç değil mi?
Yahu her işte insan ve Müslüman olarak hayır aramak ve temenni etmek gerekmez mi?
Neden başarısızlık ihtimalini konuşup, başarısızlık için gerekli envanterleri toplarız ki?
Tamam, ışık olmayın ama gölge de etmeyin…
ORTAK NOKTA VAR MI?
Yozgat’ta herkesin kendine göre ayrı bir gündemi var.
Herkes kendi içinde, kendi dünyasında bir yol tutturmuş gidiyor gibi.
Daha doğrusu bazen ortaya çıkan manzara ve tablo böyle oluyor.
Herkes bir yerlerde bir şeyler yapıyor ama sonucunu göremiyoruz.
Ortak çalışma ve ortak akıl söz konusu olmuyor gibi.
Acaba biz mi yanılıyoruz diye düşünüyorum ama başkalarının da gördüğü ve söylediği bu.
Örnek vermek mümkün ama gerek yok.
Mesela bir toplantı yapılıyor, bu toplantıya çağrılan isimler katılımcı olması gereken isimlerden oluşuyor.
Yani olması gereken gibi oluyor her şey.
Katılımcı olmayanlara bakıyorsunuz o zaman işin rengi değişiyor.
Toplantıya çağrılmayanları araştırıyorsunuz ve ‘nasıl olacak o zaman?’ sorusunu soruyorsunuz.
Demem o ki sanki herkes kendi yetki alanı ve sorumluluk sahası içinde kendi kafasına göre çalışıyor.
Şehir için görüntüde ortak noktada buluşsak da işin tatbikinde durum sanki pek de öyle değil.
Ortak sinerji…
Ortak enerji…
Ortak fizibilite ve uygulamaya pek rastlayamıyoruz.
Vitrinimiz süslü ama tezgah ve tezgah altından çıkanlar vitrinde gözüktüğü gibi olmuyor.
Numuneler kaliteli ve sağlam gibi gözükse de işin, projenin ve uygulamanın daha ilk partisini teslim aldığınızda kusur, çürük ve hataları görebiliyorsunuz.
İYİ OLMAZ MI?
-Yozgat’ta devam eden göç durduğunda…
-Başlayan projeler anlatıldığı gibi tamamlandığında…
-Başkalarının düşmesini beklemek yerine, kendi önüne baktığında…
-Göstermelik etkinlikler yerine küçük ama yerel etkinlikler yapıldığında…
-Birilerini takip ve taklit etmek yerine özgün olmaya çalıştığında…
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*Yozgat menfaati için ‘taviz yok, kararlılık var’ mesajı veren Başkan Kazım Arslan’ı.
*Alevi-Sünni buluşmasına ev sahipliği yapacak olan anma programını.
