Konudan komşudan ufak ev yaptım

Rüzgara savrulmuş el gibi gönül

Yaşantımı umuduna bıraktım

Ne hayaller kurmuş sel gibi gönül

Canan diye kucaklamış güneşi

Ay ile yıldızlar olmuş sırdaşı

Gözü görmez olmuş dağ ile taşı

Aşkından kudurmuş dul gibi gönül

Bir gün olsun geçilmiyor nazından

Meramı bellidir hoş avazından

Farkı yok kışının  bahar yazından

Ne büyük bir sırmış bil gibi gönül

Coşkun akan ırmakları durdurur

Yolu bile yol olmaktan yordurur

Gelenden gecenden sorar sordurur

Sevdasıyla birmiş gül gibi gönül

He mi sevmiş he mi kıymetin bilmiş

Onunla ağlayıp onunla gülmüş

Çok sevdiği hayatına bedelmiş

İdris’ini yormuş dil gibi gönül