İNSANLARIN toplayıcı, ıslah edici ve birleştirici olmaları gerekir. İnsani görevimiz ve gayemiz insanların birlik ve beraberlik duygularını artırmaktır. Yüce Mevla da birlik ve beraberliği emrediyor. İnsanların bütün çalışmaları toplumların toplayıcı, ıslah edici ve birleştirici ruhuna uygun olmalıdır. Vatansever insan akıllı ve şuurlu hareket eden insan demektir. Kardeşçe yaşamayı bilmeyen toplumlarda huzur ve güven kalmaz.  
"Ve bir de içinizden öyle bir Cemaat bulunmalıdır ki, onlar herkesi hayra çağırsınlar, iyiliği emretsinler ve kötülükten vazgeçirmeye çalışsınlar. İşte felah bulucular onlardır."(Ali İmran; 104)
Kardeşin kardeşe düşman edilmesi bölücü hainlerin işine yarar. Bu sebeple fitneciler ve bölücüler kardeşi kardeşe düşman etmek için yol ve fırsat ararlar.  Makam hırsı, ihtiraslar ve para hırsı, kin ve  haset duygusu gibi huylar; insanların kötü ahlakları onların kalplerine kolayca yerleşir. Fitne –fesat ve  bölücü unsurlar çoğalır, kardeş kardeşe düştükçe birileri bundan çok daha mutlu olur. Fitne ateşini yakan hainler içimizdeki piyonlarını devreye sokup kardeşlik bağlarımızı koparmaya çalışırlar. Hainliğin, fitnenin ve bölücülüğün görevi toplumu huzursuz etmektir.
Yine Cenabı- Hak buyuruyor;" Müminler.. Sakın kendinizi beğenmeyiniz. Kendi kendinize not vermeyiniz.. Kendinizi beğenip temize çıkarmayınız! Kimin iyi olduğunu fenalıktan kimin daha çok sakındığını o (Allah C.C.) daha iyi bilendir!.." (En-necim Süresi-37)
“Hani bir zaman siz birbirinizin düşmanı idiniz de  O, (Allah Teala) kalplerinizi Islama ısındırıp sizi birleştirmişti. İşte onun için bu nimeti sayesinde din kardeşleri olmuştunuz. Ve o zaman siz tehlikeli bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi kurtarmıştı. İşte Allah Teala ayetlerini size böylece açıklar. Taa ki hidayete eresiniz doğru yolda yürüyesiniz." (Ali İmran-100-1003)
Dünyada ve ahrette  saadet ve huzurla yaşayabilmek için mutlaka birlik ve beraberliğe ihtiyacımız vardır. İnsanların  dostça ve kardeşçe yaşayabilmeleri için de birlik ve beraberliğe ihtiyacımız vardır.. Bizleri yaratan ve gözetleyen Allah, hep beraber Kur-ana Islama sarılmayı emretmiş bizleri tefrikaya düşmekten ayrılıp parçalanmaktan şiddetle men etmiştir. Cenabı-Hak buyuruyor;
"Ey iman edenler! Kendilerine kitap verilmiş olanlardan herhangi bir zümreye boyun eğip, itaat edecek olursanız sizi imanınızdan sonra çevirip kafir yaparlar. Hem nasıl olurda küfre dönersiniz ki sizlerin üzerine Allah'ı Tealalın ayetleri okunur duruyor ve içinizde onun peygamberi bulunuyor. Artık her kim Allah Teala ya sığınırsa muhakkak doğrudur bir yola çıkarılmış olur.
"Ey İman edenler, Allah'tan nasıl korkmak lazımsa öylece korkunuz. Ve siz ancak Müslüman olarak yaşayıp ve Müslüman olarak ölünüz. Hepiniz  bir beraber sımsıkı Allah'ın ipine (Kur-ana) sımsıkı sarılınız! ve sakın birbirinizden ayrılıp parçalanmayınız. Allah'ın üzerindeki nimeti iyi hatırlayınız-“
Fitne ve bozgunculuğa karşı tüm insanlığın görevi de kardeşliği tesis etmek, birlik ve beraberlik içinde kardeşçe yaşama mücadelesini verebilmektir.  "Ey Adem oğulları, Şeytana inanmayın, çünkü o sizi Rabbinizden ayıran bir düşmandır. Ancak bana (Allah'a) ibadet edin. İşte dosdoğru yol budur! diye size emretmedim mi? And olsun ki şeytan içinizde birçok halkı saptırmıştı. O vakit niye aklınızı başınıza aldırmıyordunuz?.." (Yasin Süresi-60-62)
"Ey Müminler, Hepiniz beraber Allah'ın ipine (Kur-ana-İslam a) sımsıkı, sarılın. Sakın Fırkalara zümrelere bölünmeyin, parçalanıp ayrılmayın.. Müminler Ancak kardeştirler. O halde kardeşlerimizin arasını bulup barıştırın! Allah'tan korkun.. Taki esirgenesiniz... "(Hucurat-10)
Kardeşçe yaşanılan bir dünyada huzur ve güven içinde kalmanızı diler, hepinizi Allah'a emanet ederim!.. Toplumun kardeşçe yaşamaya ihtiyacı vardır. Siyasi olaylar, makam ve mevki çekişmesi bizi bir birimize düşürmemelidir.