Eğer duygusal düşünecek, sandığı bir kenara bırakacaksam Ali Keven CHP’den milletvekili olmayı sonuna kadar hak ediyor.
    O iyi bir Yozgatlı.
    İyi bir siyasetçi.
    Partisine gönül vermiş dürüst bir insan.
    En azından ben kendisini öyle tanıyorum. Zira partilileri de, partilisi olmayan bir çok Yozgatlı da O’nu öyle biliyor.
    Fikirleri kimine uyar kimine uymaz, kimi bakış açısını beğenmez kimi beğenir, o bölümleri geçin bir tarafa.
    Ön seçimde sandıktan çıkan sonuç demokrasinin hakikaten güzel bir örneğiydi.
    Keşke her siyasi parti aynı şeye cesareti ortaya koyabilse.
    CHP İl Başkanı Onur Kaytan ve teşkilatı bu süreci hakikaten objektif kriterler çerçevesinde yönettiler.
    Bu sürecin neticesinde Ali Ayık 1. sıra adayı oldu.
    Kendisini daha önceden tanımıyorduk ama bundan sonra daha yakından tanıyacağız.
    Ben bu gün tüm bunlardan uzakta, CHP’yi ve Ali Keven’i konuşmak istiyorum.
    Bu gün Yozgat’ın merkez nüfusu 70 küsür bin. Yüzde 90’ına CHP’yi sorun kafadan alacağınız yanıt Ali Keven olur.
    Neden?
    Keven ismi CHP ile et ve tırnak olmuş, bütünleşmiş de ondan.
    Ali Keven’e milletvekilliğini yakıştırmamın tek sebebi bu değil. 
    Verdiği emek, harcadığı mesai,
    Sağ-sol ayrımı yapmaksızın Yozgatlı’ya verdiği değer,
    Ve o değerin neticesinde tüm Yozgat’ın Ali Ağabey’i olması.
    Sandıktan çıkan neticesi ne olursa olsun Ali Keven gönüllerin milletvekili oldu.
    Aslına bakarsanız Ali Keven’e meclis yolu bu dönem değil, çok önceden görülmeliydi.
    Ama ne hikmettir bilinmez CHP gibi ideoloji partilerinde gizli bir el gelir hak edene değil ya ithaline ya da ısmarlama birine verir makamı.
    Ama kaybettiği makama rağmen hakkı elinden giden görevini zikzak çizmeden, yamulmadan, bükülmeden, küsmeden, gönül koymadan yürütür.
    İşte Ali Keven’de bu profilde bir siyasetçiydi.
    Son seçimde vefasızlık mı edildi, eğer böyle dersek Ali Ayık’a haksızlık etmiş oluruz.
    Son seçim demokrasinin en güzel örneğiydi. 
    Eğer CHP, Ali Keven’e hak ettiğini daha önce verseydi bu gün şartlar daha farklı olurdu.
    Ben Ali Keven’in çıkan netice karşısında çok üzüldüğünü düşünüyorum.
    Keven’i duygusal bir insan olarak tanıdım…
    Eminim ‘neden 1. olamadım’ üzüntüsünü değil Ali Keven’in yaşadığı, nedenlerin üzüntüsünü yaşıyordur sadece.
    Ali Keven’in milletvekili olabilme şansından uzaklaşmış olmanın hayal kırıklığını yaşadığını zannetmiyorum.
    Eğer makam meraklısı olsaydı şimdiye kadar çoktan partisini de rozetini de terk etmiş olurdu.
    Bu gün CHP’nin 1. sırasında Ali Keven ismi olmayabilir ama tüm Yozgat’ın gönlünün ilk sırasında Ali Keven ismi zaten var.
    Ben Sayın Ali Keven’e, Yozgat’ın Ali Ağabeyi’ne ‘Kısmet değilmiş’ demek istiyorum.
    Eğer kısmet olsaydı o makam gelir bulurdu bir şekilde.
    Hani hayırlısı deriz ya, işte hayırlısı böyleymiş.
    Siyaset bu demek, klasik akıldane nutuklar atmak istemiyorum.
    Sadece şu gerçeği söylemek istiyorum, siyaset hak edenden yana olmuyor her zaman.
    Sandıktan çıkan sonuç hak edenin di, ama Ali Keven meclisi çoktan hak etmişti.
    Bunu bilir bunu söylerim.
    Kısmet değilmiş Ali Abi… 
SİYASET RÜZGARI
Mustafa Erkılıç ve Yozgatlı adaylar…
Yozgatlı olup da gurbette bir yere gelmiş, emek vermiş, ömür vermiş, gönül vermiş isim yapmış insanların olduğunu bilmek, onları tanımak, tanıyıp da onur duymamak ne mümkün.
    Bir zamanlar gurbete bavulu dahi olmadan gidip, umutlarını cebindeki son kuruşa bağlayıp, hiç bilmediği insanlar aleminde var olmak ne büyük bir mücadelenin neticesidir değil mi?
    Bu gün desem ki size, cebinizde beş kuruş dahi olmadan çıkıp Ankara’ya gidelim; güler, dalga geçtiğimi düşünürsünüz.
    Ne kadar umutsuz olursanız olun bu gün dahi cesaret edemezsiniz gurbete o şekilde çıkmaya.
    Ama yokun yok olduğu, ekmeğin zor kazanıldığı o yıllarda Yozgat’ta birer, ikişer gitmiş insanlar. Gazetecilik mesleğine başladığım günden bu tarafa bir şekilde Ankara’ya gitmiş,
    Yokluk içinde var olmak için mücadele etmiş,
    Başarısını gurbette katmerlemiş onlarca, yüzlerce insan tanıdım.
    İşte Mustafa Erkılıç da bunlardan sadece bir tanesi.
    O’nun gidişi yokluktan, çaresizlikten olmamış belki ama Yozgatlı olarak başarısına başarı katlamış, parmakla gösterilen işler yapmış.
    Yozgat’ta bir birimizi bir yerlere getiremediğimiz bir dönemde Ankara’da bir yerlere gelmek hakikaten zor bir iş.
    Hayatının her evresinde zoru başarma adına büyük mücadeleler veren Erkılıç, Yozgat’ı unutmadan gittiği Ankara’da rozetsiz milletvekilliği yapmış hemşerilerine.
    Nitekim bu gün Ak Parti’den milletvekili aday adayı.
    Yozgatlıları Ankara’da, gurbetin tam ortasında boynu bükük bırakmayan, her zaman kol kanat geren, bilgisini, tecrübesini, çevresini, maddi-manevi dünyasını Yozgatlılara açmış bir Yozgatlı Sayın Erkılıç.
    Bu gün Erkılıç gibi Ankara’da, İstanbul’da siyaset arenasında ‘neden olmayım’ diyen Yozgatlıları görmek inanın beni fazlasıyla mutlu ediyor.
    Partilerinden çok Yozgatlılıklarına bakıyorum siyasette milletvekilliğine talip olanların.
    Mustafa Erkılıç isminin de Ankara’da milletvekilliğini fazlasıyla hak ettiğini düşünüyorum.
    Bu gün Erkılıç’ın bırakın projelerini, Yozgat’a ve ülkeye hizmet noktasında hayallerini anlatmaya kalksam sayfalar yetmez.
    O yüzden ben projelerinden önce adamlığını ve Yozgatlılığını bilmenizi istiyorum. Ankara’daki Yozgatlı potansiyelinin, Yozgat’taki başta sivil yapılanmalar, iş dünyası ve kamuoyunun Yozgatlı adayların sonuna kadar arkasında olması, güç vermesi, el vermesi gerektiğini düşünüyorum.
    Ha, şunu da çok iyi biliyorum ki; bir Mustafa Erkılıç’ın milletvekilliği rozetine çok da ihtiyacı yok ama Yozgatlıların Ankara’da TBMM çatısı altında bir Mustafa Ertkılıç’a ihtiyacı var!