Susa yoldan bi makine geçinci ortalık toz duman olurdu. Gocelinin itler harıltıya hemen ılgar, Sifli Zarife'nin gapının önüne gadar üre üre guvalarlardı. Çoh it depeledi bizim köyden geçen gamıyon şiforları. Acik üstüne getsen leviyeyi çekip adamı doğmüye yörürlerdi. Eyâleri galın galın adamlar, pala bıyıh, döş bağır açıh insan azmanı yarmalar geçerdi o yıllarda.
Bir gün Lomenin İsmayil'in gapının önünde Yağbın Osmanın Yusuf davar gotürürken Gara Tayır'ın şişâa depelemiş. Depelediği yetmiyomuş gibi bi de Yusuf'a bağırıp çağıyomuş şiforun biri. Hep onlar gabadayı olacah dağal ya.. Bizim köylü Ayı Paşa'ya denk gelmişler. “İn lan aşşağaya” dimiş, gamıyoncuya… Boynunun kutüğünden dutmuş, çal ha çal, ver ha ver.. Duşgasını dağıtmış, üfeleyip atmış şiforu bizim köylü Ayı Paşa…. Davarı ödettirmiş.
Ayı Paşa 5 dene gamıyoncu birden düverim aminim derdi. Battal'ın gayfenin önüne bidene gamıyoncu duz satmıya gelmiş. Paşa Abi nerde diye soruyordu. Zorlu adam Paşa Abi diyodu. Belli ki alayıcığıda iyi gorhmuşlar. Helede güz mevsimlerinde gamıyoncular bizim köyden bi şekil geçerlerdi. Heç adam mı var, mal melal mı geçiyo düşünmededn, bahmadan eşek sıpası gibi geçerlerdi köyün içinden. Bi ganı it depelediler. Gara Mustafa'nın evin önünden, Guccük Durağan evin önüne gadar 7-8 dene it geberiği olurdu şarampollerde.
Yav arhadaş. Heç mi vicdan merhamet yohdu o zamanki makine şiforlarında. Hadi bir veya iki denesi gazayınan oldu. Diğer itleri vallahi bilerek depelerlerdi yav. Ahşamları çoh makine daşladıh bizim koyde. Bir sürü milletin canını yahdılar. “Gaçın ulan yoldan it oğlu itler” derlerdi bize. Gara gara gozlükleri daharlar, döş bağır açıh, cuvarayı dişlerinin arasında dutarah, gafada hoter, ayahta iskarpin cizme, selam vermeden artis gibi geçme, gaza basarak, ortalığı toz duman etme, bi ağrımıza giderdiki lafları ve hareketleri.
At arabalarına, gağnılara neyede çoh haharet ederlerdi. Beşinin Nuhu dayı oküz goşulu gağnısıyla koprünün ordan giderken arhasından gamıyonun biri gelmiş, milletin içinde Nuhu Dayıya oküzlerini ima ederek, “ Lan şu gardaşlarına de de gırana çekilsinler” demiş. Nuhu dayıda “Adem atamızdan belli alırsah sanada gardaş düşer o oküzler, sen dede çekilsinler” demiş. İyice demiş vallaha.. Gamıyoncu sırıtıp geçmiş..
Gerçi heç bi gonşuyu depelemediler. Amma çoh it, goyun, bızağa, tavıh, şibi, bodu, culuh ne depelediler. Bi gaç gişiyi doğdüler. Onlarca kişiyi azarladılar. Tavığı depelenen Çahal Anşenin Fadime'yinen, bızası depelen Gubuduğun Sultan her geçen gamıyonun arhasından “Gamıyonunuzu eşekler guvalasın donuz kosnükler diyi bir etek daş atardı arhalarından.
Goca gobekli gamıyon şiforlarından biri pınardan su içmiye indi. “Ben bir oturuşta bir davarı yirim” diyodu. Elinde gocahgene bi çipli, dişini gurdalıyodu.
Mantıcı Osmanın oğlan da sığır sürüyomuş, onların mor oküz gamıyona sürtünerek gaşındı, milletin içinde şifor nası bağırıyo. “lan şu emmini uzahlaştır gamıyonun ordan it eniği” diyo oğlana.
Aynı Türk filimlerinde galleş rolünde oynayan adamlar var ya.. şifor onlara benziyodu. Hemi gızıyo, hemi de nıaaha ha haa diye gülüyo. Bizim koylülerin alayıcığından da babayiğit böyük, galıplı bi adamıdı. Golay golay doğülmezdi de kafir.. Millete bu gadar dirliksizlik verdiler. Susayı hokümet sanki onlar için yaptı sanardık. 
O yüzden böyle rahat ve gabadayılar derdik. 35-40 yıl öncesinin bu kabadayı insanlarının komik ve çılgın hareketlerini şimdi gülerek ve keyiflenerek hatırlıyorum. Bazen bir Türk filminde huzursuzluk yaratan belalı tiplemeleri görünce hatırlıyorum, bazen düzensiz beslenmiş babayiğit, kalıplı, gobekli, diri ve neşeli tipleri görünce hatırlıyorum.
Aslında o zamanlar onları sevmezdik ama imrenirdik te. Bende şifor olacağam, goca gamıyon süreceğam derdik. Bi şekil adamlarıdı o zamanın gamıyon şiforları.