Yozgat, Türkiye'nin önemli tarım bölgelerinden birisi...
Ben demiyorum, istatistikler yazıyor, büyüklerimiz de her fırsatta bunu dile getiriyor...
Bana sorarsanız Yozgat, tarım kenti olmadığı gibi, tarım kenti olmak gibi de bir derdi bulunmayan, bu yüzdende sahip olduğu zengin tarım alanlarını kullanmayan bir kent...
Eğer Yozgat tarım alanlarını değerlendirip, ekonomiye kazandırmak gibi bir çaba içerisine girmiş olsa, o zaman bunun planlamasını yapar, uygulamaya koyar.
Bozok Üniversitesi bünyesinde Ziraat Fakültesi eğitim-öğretime başladı. Her yıl yeni bölümler açılacak, daha fazla öğrenci alacak, ziraat mühendisleri, ilerde veteriner hekimler de devreye girecek.
Ziraat Fakültesinin öğrenci profilini ise, daha önce tarım sektörünü tanımamış, Anadolu Liselerinde fen, edebiyat, biyoloji, diğer okullarda farklı eğitimler almış gençlerden oluşacak.
Yozgat'ta birden fazla meslek okulu var...
Ama bu okullardan hiç birisinde bildiğim kadarıyla, tarım ve hayvancılığa yönelik eğitim verilmemektedir.
Bana sorarsanız, Yozgat'ta tarım ve hayvancılığa yönelik eğitim veren meslek okullarının açılması gerekir. Bu okullarda uygulamalı eğitimler verilerek, tarım sektörünün gelişimine katkıda bulunulmasında yarar vardır ama bundan vazgeçtim...
İşe mevcut okulların bünyesinde bir bölümü açılmak suretiyle de başlanılabilir.
Yozgat'ta tarım sektöründe görev yapabilecek meslek okulu mezunu gençler, sektöre yön verdiği gibi, meslek yüksek okullarında sektörün ara elemanı, fakültelerde ise mühendis ihtiyacını karşılayacaktır.
''Tarım kentiyiz'' demekle ''Tarım kenti'' olunmuyor...
''Geliştireceğiz'' denilerek, sektör gelişmiyor...
Gereğini yapmak gerekir...
Şöyle düşünün; Yozgat'ta tarım ve hayvancılık sektöründe ihtiyaç duyulan alanlara yönelik eğitim veren bir lisemiz, meslek okulumuz var.
Bu okula devam eden fazla değil, 50-100 arasında da bir öğrencimiz mevcut...
Öğrencilere uygulamalı eğitim veriyorsunuz, nazari eğitimlerin yanında...
Merkezi köylerde uygun tarım alanları kiralanarak verilen eğitim süreci içerisinde öğrenciler hem eğitim almış olacaklar, hem de tarımsal üretim yaparak, kiralanmış, daha önce boş duran tarım alanına işlerlik kazandırmakla kalmayacak, çiftçiye de örnek teşkil edecektir.
Bu genç, aldığı 4 yıllık tarım ve hayvancılık sektörleriyle ilgili eğitimini tamamladıktan sonra, meslek yüksek okulu veya fakültelere kayıt yaptırmamış olsa bile, elinde bir meslek, kolunda altın bilezik ile sektör içerisinde kendi işletmesini devreye sokacaktır...
Veya herhangi bir tarım alanı sahibi ile birlikte sektörel faaliyetini sürdürme imkanı bulacaktır...
Böyle bir okul istihdam yaratacağı gibi, tarım sektörünü de harekete geçirecek, bilinçli tarımsal üretim yaygınlaşacaktır.
İşte o zaman Yozgat ''Tarım Kenti'' olacaktır...
Yozgat'ta tarım sektörü gelişecektir, tarım alanları ekonomiye kazandırılacaktır.
Yoksa ''Lafla peynir gemisinin'' yürümediğini görmeye devam ederiz...
Bugün Yozgat'ta tarım alanlarının boş tutulmasının, sektörün gelişmemesinin, tarımsal üretimde istenilen sonuçların alınamamasının, üretilen üründen zarar edilmesinin ve daha bir çok olumsuzlukların temelinde eğitimsizlik yatmaktadır...
Babadan kalma bildiklerimizle yaptığımız tarım iflas etmiştir...
Bu yüzden de bilimsel, eğitimli tarımsal üretim yöntemine geçiş yapmak durumundayız...
Bunu bilir, bunu söylerim...