GÜNÜMÜZDE özellikle iktidara yakın haberler yapan, çoğu zamanda aynı başlıkları kullanan gazeteler için, önceleri 'havuz medyası' şimdilerde ise 'yandaş' deniliyor. Havuz veya yandaş gazetecilik öylesine kanıksandı, öylesine prim yapar duruma geldi ki; asıl mesleği gazetecilik olanlar kaldıkları arastadan çıkmıyorlar. 

Daha düne kadar iktidar partisini, kendi medyasını oluşturmakla suçlayan muhalefet de kendisinin de aynı yola girdiğinin farkında değil sanırım. Veya, kendilerinin övülmesi, kendi lehlerine haberlerin yapılması çok hoşlarına gitmiş olacak ki; düne kadar eleştirdiklerini şimdilerde kendileri yapıyor. Yandaş basın ve medya kuruluşları oluşturmaya çalışıyorlar.

Ana muhalefet başta olmak üzere, son kurulan siyasi partilerden hangisinin yayın organı veya televizyonu yok? Hepsinin var. Hepsinin birden fazla internet sitesi mevcut. Buralardan yapılan yayınların halk nezdinde inandırıcılığının kalmadığının farkındalar mı? 

Zaman içerisinde sosyal medya hesaplarından paylaşımlar yapılıyor. ''İktidara yakın gazeteleri okuyup, televizyonları izlediğimde Türkiye her alanda lider ülke. Muhalefete yakın gazeteleri okuyup, televizyonları izlediğimde ülkede tok gezen neredeyse kimse yok'' şeklinde yorumlar yapılıyor. Maalesef.

İnsanların kafaları karışık. Doğru bilgiye hangi kanaldan ulaşacak bilmiyor. Halkı bilgilendirme, doğru bilgileri vermek isteyen, işi sadece gazetecilik olanlar ise, ''Evet biliyoruz ama sende biliyorsun ortamı'' denilerek, avutuluyor.