Milletçe karşılaştığımız güçlükleri dün olduğu gibi bugünde birlik ve beraberlik duygusu içinde aşacağız. Böyle hareket ettiğimiz sürece Allah'ın yardımı da bizimle birlikte olacaktır! Unutmayalım ki:” Ülkemizde iç savaşı arzulayanlar ve körükleyenler bilerek ya da bilmeyerek hainlerin ekmeğine yağ sürüyorlar...
Kardeşlik duygumuz, birlik ve beraberlik tavrımız bizi geleceğe taşıyacaktır. Siyasi yarış da olsa biz kardeşiz ve kardeşçe yaklaşım içinde olmak zorundayız.
Malum güçler Kürt kardeşlerimizi tahrik ederek Doğuyu bizden bölmek-parçalamak istiyorlar. Türk -Kürt kardeş millet değil midir? Sonuçta ırk olarak ayrı yaratılsak da Müslüman kardeşleriz biz. Bu nasıl bir ihanettir ki, kardeşe kurşun yağdırıyor, pusu kuruyoruz? 
Seçimi de bahane edip saldırdıkça saldırıyoruz. İşi hakaret ve ihanet noktasın taşıyanlar var. Uyanmak ve ihanet çarklarını birlikte kırmak zorundayız. Allahın izni ile  gelecek Türk İslam Medeniyetinin aydınlık ufuklarına gebe…
Dünya üzerinde varlığımızı devam ettirebilmemiz, güçlü devlet olmamız milli birlik ve bütünlüğümüzü korumakla mümkündür. Bunun şartı da Müslümanlar arasındaki sevgi ve saygı  bağlarını ve kardeşlik duygularını geliştirmektir. 
Milli bütünlüğümüzü bozmaya ve bizi birbirimize düşürmeye çalışan bozgunculara karşı dikkatli olmak zorundayız, ülkemizi bölmek parçalamak ve küçük düşürmek isteyen  hainlerin  oyunlarına gelmemeliyiz. 
Elimizi vicdanımıza koyup Kime hangi akla hizmet ettiğimizi düşünmek zorundayız. Kime oy verirsen ver kardeşliğin zedelenmesin. İnsanlara iftira ve hakaret edemezsin. Nerde kaldı bizim Türk İslam kardeşliğimiz? Dünyayı kucaklayan Türk- İslam medeniyetin biz neresindeyiz? Kaygın oy değil “Vatan- bayrak- ülke “ olmalı…
Millet ve Tarihi birlikteliğimiz nedeniyle asırlar boyu devam eden  Türk-Kürt kardeşliği-Alevi- Sünni dostluğu bozulmadı da, bugün mü bozmuş olacağız?  Bu hain oyuna gelmek, düşmana hizmet etmek değil midir? Bu hain oyunun İslamla, Müslümanlıkla, kardeşlikle ne alakası olabilir? 
Türk – Kürt ya da Alevi- Sünni olmak bir ayrıcalık mıdır, ayrıcalık olabilir mi? Allah’ın huzurunda üstünlük takvaca üstün olma değil midir? Hesabı, kitabı, Cenneti mi garantiledik yoksa? Üç günlük dünya menfaati hırsı nasıl oluyor da bizi parça parça bölüyor, duygularımızı kine- nefrete dönüştürebiliyor?
Artık diyoruz ki:” Yeter Söz Milletin.” Ey siyasiler, Siz sözünüzü söylediniz. Şimdi söz sandığın, söz Milletin!...Rabbim memleketimize ve duygularımıza sağduyuyu ve kardeşliği hakim kılsın inşallah…Kararınız mübarek olsun. Kararınız ülkenin geleceğini- ufkunu aydınlık eylesin!
Düşüncelerimizi- söylemlerimizi daha fazla kin- nefret ve  düşmanlığa dönüştürmeden kardeşlik duygularına sahip çıkalım.  2 Kasımdan  itibaren kucaklaşacağımız, omuz omuza vereceğimiz bir ortamı  kurmak durumundayız. Bir birimizin gözüne- yüzüne bakabileceğimiz yüz olsun.  1 Kasım seçimlerinin ülkemiz insanına  barış huzur ve kardeşlik duygularını hakim kılmasını  yüce Allah tan niyaz ediyorum.