Babayın, anayın aşını içiyim. Başımıza daş yağyacah, vallahi avrat pantul giymiş, köprünün orda erkeklerin heç birini mağsimiyo” diye bir yaygara yaptı Memmet Emmi. Herkes o neşaal laf Memmet Emmi diyerek köprüye doğru koştular. Kadınlar erkekler, çocuklar hepsi şaşkın ve hayret ederek aynı noktaya bakıyorlardı. Gelingüllü Barajı yapılmadan önce bölgede fizibilite ve etüt çalışmaları yapan jeolog, topoğraf, mühendis, vs. neyse bir grup bizim köyde köprünün yanında duraklıyarak köylülerle bir müddet sohbet etmek istemişler ve içlerinde pantolon ve kısa kollu tişortu olan bir bayan herkesi şaşkına çevirmişti.
Avrat pantul giyermi la.. birde kolları, döşü çıpcıbalak. Fışkı. Ortalık azgını. Erkağmiş, uşağmış heç mağsimiyo zilli. Köyün avratları vıııı!... bu ney gız, ud yoh, ar yoh, hoca bile var garı dahmıyo.. Tabiki içlerinde küfürler, küfürler.  Bazı böyüklerimiz yakasını, paçasını düzelterek sağdan soldan bıyık kıvratarak bakıyorlardı kadına. Bazıları abuk sabuk pozlar veriyordu. Bazı gençler ırgatlık sıpaları gibi birbirleriyle güreş yapıyor, yeayyyyt.. falan karete hareketleriyle şov yapıyorlardı. Hepsi kadının ilgisini çekmek için bir gayret içerisine girmişlerdi.

Kadının umurunda değil. Bazı soytarılıklara gülüyor. Yaşlı erkeklerle konuşurken ve soru sorarken ellerini o erkeğin omzuna koyarak  konuşuyor, elini değdiği erkek isterse 80 yaşında olsun hemen sırnaşıyor. Herkes gıyabında fışgı, zilli, gahpe, oğursek, yollu falan ne desede yüzüne karşı hiçbir şey demeden hiç görmedikleri pantolon giymiş bir kadının nerelerine bakılırsa oralarına bakıyorlardı.
Köprü anababa günü olmuştu. Misafir grup vedalaşarak ayrıldı. Onlar gittikten sonra köyün her yerinde bu sohbetler sürdü. Avrat bana şöyle bahıyodu, ben şunu didiydim avradın nası hoşuna gitti, Fişmancanın oğlana depiğnen goduydum avrat nası beni izliyo, o avradı kim alır. vs. vs.
Tüm erkekler iç geçirerek, hayran hayran fakat dinimiz ve geleneklerimiz konusunda endişeli bir şekilde o gruptan bahsettiler. Kadınlar daha acımasız ve sinirli konuşuyorlardı. Köyün imamına o kadının o şekil giyinerek gelmesinin dinimiz ve köyümüz hakkında yaratacağı sakıncalar konusunda belki yüzlerce soru sorulmuştur. O sıralar yaşanan her aksilik, her terslik o kadına maledildi.
Bazı azgınlar vay gurbanım ben o avrada, kolesi olurum onun, avrat dediğin öyle olur. Diyordu. Kimi vayh gumru guş gibi fışgı diyodu. Kimi kara kara düşünerek o avradı kim alırsa yaşadı diye iç geçiriyordu. Nerdeyse köyün tüm erkekleri kadına platonik aşık olmuşlardı.
O sıralar baraj planlarıyla bölgeye hangi araç geldiyse, nereye durduysa bizim köylü erkeklerin hemen hemen hepside yardıma koştular. Baktılar kimse yok söve söve geri geldiler.