Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi TZOB İç Anadolu Bölge Başkanı Mustafa Hepokur, buğday ekili alanların çimlenmeye başladığı şu günlerde etkili olan yağışların gelmesiyle birlikte çiftçinin rahat bir nefes aldığını bildirdi.
    Mustafa Hepokur, ''bir kaç gündür etkili olan yağışlar hem buğdaya hem de çiftçiye hayat verdi. Bu yağışlar biraz daha gecikseydi çiftçiler çok zor günler geçirmek zorunda kalırdı'' dedi.
    Hepokur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''hububat ambarı'' olarak bilinen Konya başta olmak üzere Türkiye genelinde yağışların bu yıl düzensiz geldiğini, bu yüzden çiftçinin tedirgin bekleyişinin sürdüğünü söyledi.
    İç Anadolu Bölgesi'nde çiftçinin buğdayı Eylül ayından itibaren ekmeye başladığını vurgulayan Hepokur, Ocak ayı itibariyle buğdayın çimlenmeye başladığını, çimlenen buğdayın yağışa daha çok ihtiyaç duyduğunu bildirdi.    Kar yağışının gecikmesinin çiftçiyi kara kara düşündürdüğünü dile getiren Hepokur, şunları kaydetti:
    ''Buğday ekimi yapan çiftçi ürünü çimlenmeden yağışları beklemeye başlar. Yağışların gecikmesi veya yeterli düzeyde olmamasıyla birlikte çiftçi kara kara düşünür. Bu yıl yağışlar çok düzensiz gerçekleşiyor. Bu yüzden çiftçi hep diken üstünde duruyor. Çimlenmeyle birlikte toprak her zamankinden daha fazla suya ihtiyaç duyar. Konya, Kayseri, Aksaray, Karaman ve Nevşehir gibi önemli buğday üretim alanlarında yağışların gecikmesi ülkemizi de olumsuz etkiler. Yağışların gerçekleşmemesi halinde buğday sıkıntısı yaşanabilir. Yağışların bu şekilde devam etmesi halinde hiçbir sorun kalmaz. Beklenenin üstünde verim artışı gerçekleşir. Yağışların azalması, durması halinde ise ürünlerin büyük çoğunluğu tarlada kalır, kalite düşer. Bir kaç gündür etkili olan yağışlar hem buğdaya hem de çiftçiye hayat verdi. Bu yağışlar biraz daha gecikseydi çiftçiler çok zor günler geçirmek zorunda kalırdı. Yağışlar bu şekilde bahar aylarında da devam ederse ürünlerin veriminde yüzde 35-40 artış olur. Bu yağışlardan sonra bir de kar yağışı olursa çiftçi o zaman rahat bir nefes alır.''
BUĞDAY SANAYİ ÜRÜNÜ HALİNE GETİRİLMELİ
    Kaliteli buğdayın fiyatının 75 kuruşa kadar çıktığını anlatan Hepokur, buğdayın sanayi ürünü haline getirilmesi gerektiğini belirtti.
    Buğdayın yörelere göre geni ile oynanarak bölgelere uygun ekimlerin yapılması gerektiğini kaydeden Hepokur, ''Buğday yetiştirildiği bölgenin iklimine uygunluk göstermelidir.        
    Bunun için buğdayın geni ile oynanması gerekir. Yağışların az olduğu bölgelere az yağış isteyen, yağışın çok olduğu bölgelere de çok yağış isteyen buğdaylar ekilmelidir. Çiftçi kendi bölgesine uygun buğdayı ekmediği takdirde kalite düşer. Kaliteli buğday yetiştirmek için bölgelere uygun ekimler yapılmalıdır'' dedi. Buğday ithal edilmesine de değinen Hepokur, şöyle devam etti:
    ''Türkiye yıllık 22 milyon ton buğdaya ihtiyaç duyar. Yağışların düzenli olması halinde bu sene 25 milyon ton buğday hasadı bekliyoruz. İthal buğdaya biz karşıyız. Çiftçinin elinde bulunan kalitesiz buğday, borsadan kaliteli buğdayla değiştirilmelidir. Kendi çiftçimize destek verilmesi durumunda istenilen kalitede buğdayı biz de yetiştirebiliriz.''
Editör: TE Bilişim