ŞEHİRLERİ şehir yapan unsurlar vardır. Bu unsurları 'Yok' hükmünde sayarsanız, o zaman nüfusunuzun çokluğu, kağıt üzerinde 'İl-İlçe' yazması, şehir olma özelliğinizi yansıtmaz. Şehir olabilmek için, kuralları bilmek yetmez, uygulanmasına katkı sağlamak gerekir. 
Yozgat'ın en önemli sorunlarının başında trafik geliyor. Bunu ben söylemiyorum, yapılan anket çalışmalarında da otopark ve trafik akışıyla ilgili yaşanılan sıkıntılar birinci sırada yer alıyor. O nedenle de Belediye Başkanı Kazım Arslan, belirli zaman dilimi içerisinde trafikle ilgili yaşanılan sıkıntılara bağlı olarak, özellikle sosyal paylaşım ağlarında polemik yaşamaktadır.  Kim haklı kim haksız, orasını bilemem. Kimin haklı, kimin haksız olduğu konusuna da girebilecek konumda değilim. Ancak, şu da bir gerçek ki; kimi dinlerseniz o tarafın haklı olduğunu görürsünüz. Mesele kimin haklı olduğundan ziyade, yaşanılan sorunun çözümü daha büyük önem taşıyor. Çözüm karşılıklı suçlamalarla bulunması mümkün değil. Çözümü hep birlikte bulmak zorundayız.
Belediye Başkanı Kazım Arslan göreve geldiği ilk günden itibaren şehir içi yollarda düzenleme çalışması yaptı. Yaya geçitler genişletilirken, araç trafiğinde kullanılan yollar daraltıldı. Yolların daraltılması iyi mi? yoksa kötü mü? oldu.  Bu sorunun yanıtını bulabilmek için öncelikle, mevcut yol durumumuzu gözden geçirmek zorundayız. Yozgat'ta mevcut yollara alternatif yollar açılmadığı, mevcut yollardaki trafik akışını düzene sokmadığımız süre içerisinde, yolların daraltılması veya genişletilmiş olması bir anlam ifade etmez. 
Yol trafiğinin rahatlatılması amacıyla şehrin göbeğine 'Köprülü kavşak' yapıldı. Köprülü kavşağın yapılmış olması, trafiği rahatlatmadığı gibi, daha da içinden çıkılamaz hale getirdi. Her şeyden önce, kavşağın bulunduğu bölgede 'U' dönüşü yapacak araçlar için yapılan yol, ışıklar yanmadan geçit vermiyor. O nedenle de 'U' dönüşü yapacaklarda, şehir merkezine veya Hastane Caddesine döneceklerde, trafik ışıklarını beklemek zorunda. Halbuki, 'U' dönüşü nizami yapılıp, Hastane Caddesi'ne dönüş Spor Salonu ile Yılmaz Oteli arasından, Hamamcıoğlu Cami önünden başlanılarak, sağlanmış olsaydı, trafik akışı da rahat sağlanmış olurdu. 
Şehir içerisinde du durum aynı. Kavşaktan şehir merkezine girişte, Lise Caddesi'ne dönüş, Lise Caddesin'den geliş, Sakarya Caddesi, caddelere paralel ara yollardaki karmaşa şehir içi trafikte ciddi sorunlara neden olmaktadır. Bu nedenle öncelikle trafik akışının sağlıklı yapılabilmesi için yönlerin yeniden belirlenmesi gerekmektedir.
Yönlerin yeniden belirlenip, trafiğin akışını sağlayacak çalışmaların yapılması da yeterli değildir. Yozgat belediyesi tarafından bazı cadde ve sokaklara dikilen dubaların, konulan kapanların, daha doğrusu 'Utanç Görüntülerinin' de ortadan kaldırılması gerekir. Bunun için de öncelikle ve özellikle, trafikte seyir halinde bulunan sürücülerin kurallara uygun olarak hareket etmesi gerekir. Bugün Yozgat'ta trafik işaretlerine uyulmaması sonucunda konulan dubalar, kapanların kalkması noktasında sürücülerin katkısına ihtiyaç var.
Eğer bizler sürücüler olarak, 'dönüş yasak' işaretini, 'Park yasağı' levhasını umursamamazlıktan geldiğimiz süre içerisinde Yozgat Belediyesi'ne söyleyecek bir sözümüz olmaz. Olmadığı gibi sorunu da çözme şansımız kalmaz. Bu gidişatın sonunda da her taraf dubayla, kapanla dolar. Kapanların, dubaların, sarı renkli uyarı direklerinin bulunduğu yerleşim alanına da şehir demek mümkün olmnaz.