BİRİNCİ ADAY:
    Adaylardan birisi, kürsüye çıkıp şöyle bir nutuk atsa;
    “Ey vatandaş, beni seçerseniz, herkese iş bulacağım, sağlık problemlerinizi bedava      yaptıracağım. Gelinlik kızınızın çeyizine yardımcı olacağım. Düğününde nikah şahidi olup, harmandalı oynayacağım. Umumi bir arzu olur da, başka oyun isterlerse onu da oynayacağım. Beşi bir yerdesi de benden anasını satayım.. Görüyorum ki memleketiniz dağlık nafiya müdürüne talimat verip, dağları dümdüz edip, ova eyleyeceğim. Cıbıldak arazilerinizi ağaçlandıracağım!
    Benim köylüm, benim kasabalım, eşeği vasıta yapmayacak, herkesin kapısına otomobil çektireceğim! Evi olmayanı kiracılıktan kurtaracağım.
    Emekli maaşınızı iki katına çıkartacağım! Oligarşiyi yok edeceğim!(nah edersin. S.T.) Polis vatandaş için vardır, polis vatandaşı suça bulaştırmaz, bulaştıran olursa, gereği neyse yapacağız!(nah yaparsın. S.T.)Güçlü zayıfı ezemeyecek, zayıfın yanında olacağız!(Helal olsun sana! S.T.)
    Gazetelere, medyaya iddianame hazırlatmayacağız! İddianameyi savcı hazırlar, peşin hükümleri kaldıracağız! Vatandaşın daha ifadesi alınmadan, medyanın suçlu ilan edip, yayın yapmalarının  önüne geçeceğiz! Emniyet mensuplarından, bazılarının muhabirlere haber servis etmelerini önleyeceğiz! “Babam, anam mezardan çıksa inanmam. S.T.” Yaşlı ihtiyarlara, tek kalmışlarsa evlilik çöpçatanlığı yapacağım!”
   Vallahi bu adayın vaadlerini dinlemeye benim kalbim elvermez. Bu vaadleri dinleyip de, bu adaya oy vermeyen! ve de alkışlamayanın alnını karışlarım..!
    İKİNCİ  ADAY:
    Şimdi ikinci, başka bir aday konuşuyor;
    Milletin vekili olacağım. Milletvekilliği iş takip etmek değildir. Partim ve ben, geri kalmışlığa, işsizliğe, açlığa, oligarşiye, çözüm için çaba gösterecektir. Bana gelecek olan seçmenlerim, şahsi işleri için gelmesinler. Tüm toplumu ilgilendirecek meseleler için kapımı çalsınlar! Ben fert için değil, toplum için varım. Ben ağa, bey tanımam. Benim için herkes birdir. Oyunuza talibim. Oyunuzu bana verin. “Zırnık alırsan zır,zır anırırım! S.T.”
    Ey vatandaş,
    Ey okuyucu,
    Siz, sizler,
    Oyunuzu hangi adaya verirsiniz?..
    Bana öyle geliyor ki,
    Birincisi ne iyi! nutuk atıyor. Yalnız şu hususu da hatırlatmak, boynumun, pardon vatan borcudur.
   Hangi mezarlık da, hangi mezar taşında, “bu adam yalandan ölmüş” diye yazar?!?