Umutlanma, unut diyor bakışların. Dağlar kadar büyük bende sevgin, yıkmak kolay mı dağları? Ne sandın sen beni? Ben cılız bir güvercin kadar güçsüzüm konu aşk olunca. Bitiremem yüreğimde büyüttüklerimi zannettiğin kadar kolay. Ya da ben çok güçlüyüm bilmiyorum, aşkınla zehirlenip ölmüyorum. Sende beni seversin diye bıkmadan usanmadan bekliyorum. Vazgeçeceğimi sanıyorsun sen ama bende bir umut var tükenmez senin “unut” diyen bakışlarınla.
Umutlanma, unut diyor bakışların. Sanıyorsun ki o bakışlar bir yangını söndürür ardından ayaz başlar. Ben seni düşünürken kış’ta yanıyorum. Sen istediğin kadar soğuğunla yaklaş bana, ben üşümüyorum. Vazgeç dercesine bakıyorsun ama sen bana, bende bir umut var tükenmez senin “unut” diyen bakışlarınla.
Umutlanma, unut diyor bakışların. Ben aşkı anlatırken sana gözlerimle, sen hissizliğini yansıtıyorsun. Bakışlarınla sana dair umutlarımı silip atabileceğimi sanıyorsun. Oysa ben seni biriktiriyorum ömrümde bilmiyorsun. Vazgeçmemi istiyorsun ama bende bir umut var tükenmez senin “unut” diyen bakışlarınla.
Umutlanma, unut diyor bakışların. Diyor ki kurma bana dair tek bir hayal bile. Ben senin bakışlarının anlatmak istediklerini değil yüreğimin söylediklerini önemsiyorum. Sen hayatıma hiçbir zaman girmemeye kararlı ol peki, ben sana karışıyor muyum, sende bana karışma. Vazgeçmemi bekliyorsun sen benden ama bende bir umut var tükenmez senin “unut” diyen bakışlarınla.
Umutlanma, unut diyor bakışların. Bende sana diyorum ki; umutlanma unuturum diye, ben senden vazgeçmiyorum.