TOPAÇLI İsmail Salman hocam bizi köyüne davet etmişti. Ancak geçtiğimiz Cumartesi günü fırsat bulup bu daveti yerine getirebildik. İsmail Hocam, babası, Şair Osman Yüksel, Esasi- Dursun Ayer ve ben bu sevdayla koyulduk yola. İşin doğrusu neyle karşılaşacağımızı bilmiyorduk. 
Taşlı ve tozlu yollardan geçip bir çeşme başında durakladık (Yabani Çukur Çeşmesi). Burada dinlenip bir Şeyler atıştırdıktan sonra Tırazın Kayalıkları denen mevkie geldik. Bize gösterilecek alanın burası olduğunu söylediler. Yeterince rehberlik yapacak biri olmayınca olayı biz kendi kendimize çözmeye çalışıyorduk.
Tırazın Kayaları diye tabir edilen mekân Topaç Vadisinde, vadinin güney ve kuzey taraflarındaki Kayalık alanlardan ibaret. Vadi köyün üst kısmında, mağaralar eski bir yerleşim alanı olarak dikkat çekiyor. Kayalıklarda görülen dik ve Sarp Mağaralar bu bölgede insanların yaşadığını, barındığını ve kayalıklarda saklandığını gösteriyor. Mağaralar bir saklanma ve sığınma yeri olarak kullanılmış.
İsmail  Salman hoca ve babası bölgeden çanak, çömlek türü pek çok tarihi kalıntıların çıkarıldığını ifade edip burayı bize anlatmaya çalışıyorlar. Alt kısımlardaki mağaralara girebiliyoruz, ancak üst kısımdaki mağaralar çok dikte girilmeyecek kadar yüksekte. Bir vatandaş tahtadan yamuk- yumuk bir merdiven yapıp bu mağaralardan birine girmeye çalışmış, ancak biz buna cesaret edemiyoruz.
Tırazın Kayıkları diye ifade edilen Topaç vadisinde yer yer ağaçlık alanlar var. Vadi Sarp, eskiden bol akarsuyu olduğunu, vadiyi suların doldurduğunu hatta buralarda balık tutulduğunu ifade ettiler. Ancak su kesilmiş, kuru bir vadi olarak gözlemleniyor. 
Vadi Issız kayalıktaki mağaralar da sahipsiz, koyun- kuzu sığınaklarına dönüşmüş. Mağaralar arasında özellikle Yarıktıraz- Düldülünmusulu denilen yere bizi çıkarmak istediler. Önceden bu mağaraya çıkılıyormuş, ancak alt kayaları heyelan sonucu kaymış artık çıkılamıyor. Burada bir at izinden ve kılıçlı fotoğraftan  bahsettiler biz bu bölüme  ulaşamadık.
Tırazın Kayaları denilen bu kayalar kat kat yükselmekte mağaralar kayaların güney yamacında yer almaktadır. Dikkat çeken bir şey daha var; kayalar oldukça yüksek bir alanda olmasına rağmen su baskına uğramış gözüküyor. Hem bu kayaların üst noktasında hem de kuzey yamacındaki tepede iki Türbe var, iki kardeşin yattığı söyleniyor. Cidalı Mevkiindekine Ahmed’in Türbesi diyorlar. Halk buraları ziyaret ediyormuş, özellikle yağmur duasında buralara çıkıyorlarmış. Yöre ilgimizi çekmedi değil ilgimizi Fazlasıyla çekti. Fakat yeterli bilgimiz olmadığı için olayı gördüklerimizde yorumlamaya çalışıyorduk.
Topaç Büyük Nefes (Tavium) tarihi şehrin yol üzerinde yer alıyor. Tarihi bir yerleşim yeri olasılığı çok  büyük. Ayrıca bölgeden çanak, çömlek cinsi bir hayli tarihi eser çıkarılmış. Bunların bir kısmı Yozgat Müzesine gönderilmiş. Köye yeni bir cami yapılmış. Eski cami tarihi vasfını koruyor, ancak restorasyona ihtiyacı var. Eski cami de Oflu Hocanın imamlık yaptığını ve mezarı olduğunu söylediler.
Köylülerden yeterli bilgi alamayınca dedik ki: Acaba Topaçla ilgili kaynaklarda ne bilgi var? Rahmetli Yılmaz Göksoy  hocanın İleri Gazetesindeki köşe yazısını, Orhan Sakin hocanın Osmanlı Arşivlerinden aktardığı alıntılarını ve kendisi de Topaçlı olan Yozgat Haber Gazetesi köşe yazarı Ali Açıkgöz beyin makalelerini bulduk. Yeterli bilgimiz oldu. Keşke bunları köye gitmeden önce okuyabilseydik diye düşündük…Amacımız gezi idi, ancak tarihi bir yerleşim yeri ile karşılaşmıştık….