Ürün güvenliğinde taviz yok

13-19 Ekim tarihleri arasında kutlanan Ürün Güvenliği Haftası kapsamında açıklamada bulunan Bilim, Sanayi Ve Teknoloji İl Müdürü İbrahim Yusuf Şahin, bakanlık tarafından her yıl Ekim ayı içerisinde “Ürün Güvenliği Haftası” kutlandığını söyledi. 

Etkinlikler kapsamında Bilim, Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğünce hazırlanan “Ürün Güvenliği Tırı”nın Türkiye genelinde 19 ili dolaşarak “Ürün Güvenliği” konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla faaliyetler gerçekleştirdiğini kaydeden Şahin; 

“Piyasaya arz edilen ürünlerin çeşitliliği ve hacim büyüklüğünün artması, rekabetin gelişmesi, tüketiciye alternatifli fiyat, kalite ve bir çok çeşitte seçenek sunulması ve refah düzeyine katkı bakımından olumlu olmakla birlikte, bu durum kendi içerisinde ciddi bazı riskleri de beraberinde taşımaktadır. Zira, belirli kurallara uymayan ürünler can ve mal güvenliği, bitki ve hayvan sağlığı, çevrenin ve tüketicinin korunması bakımından potansiyel tehlikeler içermektedir. Bu tehlikelerin önlenmesi için ürünlerin belli teknik kriterlere ve standartlara uygun üretilmesi, test ve muayene edilmesi, belgelendirilmesi, etiketlenmesi, ambalajlanması, dağıtılması, muhafazası ve pazarlanması gerekmektedir” dedi.

Piyasaya arz edilen ürünlerin "Ürün Güvenliği" bağlamında mevzuata uygun olup olmadığını kontrol etmek, risk ve tehdit içeren ürünleri piyasadan toplamak ve/veya imha etmek piyasa düzeninde adil rekabet ortamını inşa etmek ve dahası tüketicilerin sağlığını korumak için son derece önemli olduğunu kaydeden Şahin, şunları söyledi: 

“Ülkemizde yürütülen Piyasa Gözetimi ve Denetimi (PGD) faaliyetlerinin yasal altyapısını "4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun", bu kanunun alt yönetmeliği olan "Ürünlerin Piyasa Gözetimi ve Denetimine Dair Yönetmelik", PGD faaliyetlerini yürüten kamu kuruluşlarının idari düzenlemeleri ve ürünlere ilişkin teknik mevzuat oluşturmaktadır.

PGD, Türkiye'de birçok kamu kurumu tarafından kendi sahalarına yönelik gerçekleşmektedir. Örneğin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, telsiz ve telekomünikasyon ekipmanlarını; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı gezi tekneleri, gemi teçhizatını; Sağlık Bakanlığı kozmetikler, oyuncaklar, deterjanlar, çocuk bakım ürünleri ve tıbbi cihazları denetlemektedir. Ülkemizde yapılan PGD faaliyetlerinin yaklaşık % 70'i ise Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'mızın sorumluluğundadır. Bu kapsamda elektrikli ve elektronik ürünler, makineler, sivil kullanım amaçlı patlayıcılar, motorlu taşıtlar, asansörler, ev aletleri, gaz yakan cihazlar, basınçlı ekipmanlar, sıcak su kazanları, ölçü ve tartı aletleri, hazır ambalajlı mamuller, diğer makineler örnek olarak sayılabilir.”

Yozgat’ta yıllık plan ve programlar dahilinde denetimlerin sürdürüldüğünü hatırlatan Şahin, 2013 yılı içerisinde 3 bin 830 adet ürünün denetlenerek, yaklaşık 37 bin TL idari para  cezası uygulandığını belirtti.

Şahin, şu bilgileri verdi: 

“Yapılan denetimler sonucunda, üründe güvensizlik şüphesi veya güvensizlik belirtisi tespit edilmesi durumunda, ürünün güvenli hale getirilmesi için üreticiye kanuni sınırlar içerisinde süre verilmektedir. Gerek görülmesi halinde numune alınarak test ve muayeneye gönderilmektedir. Verilen süre içerisinde aykırılığın giderilmemesi ya da test ve muayene sonucunun olumsuz çıkması halinde idari para cezası uygulanırken, Bakanlık talimatları doğrultusunda ürünün piyasaya arzı durdurulmakta, güvensizlik tespiti halinde de piyasadan toplatılmaktadır. İl müdürlüğümüzce 2013 yılı içerisinde gerçekleştirilen PGD faaliyetleri kapsamında 3 bin 830 adet ürün denetlenmiş, aykırılık tespit edilen işyerlerine  yaklaşık 37.000 TL. idari para cezası uygulanmıştır. 2014 yılı ilk 9 ayında ise 3 bin 039 adet ürün denetlenmiş, aykırılık tespit edilen işyerlerine yaklaşık 3 bin 495 TL. idari para cezası uygulanmıştır. İlimiz genelinde gerçekleştirdiğimiz PGD faaliyetlerinde temel önceliğimiz, üreticileri yaptırımlarla cezalandırmak yerine, piyasada güvenli ürünlerin yer almasını sağlamak suretiyle sanayicinin kaliteli ve güvenli ürün üretmesinde yönlendirici olmak ve böylece ülkemizde üretilen ürünlerin rekabet gücünü yükseltmektir.Denetimlerimiz bundan sonra da artarak devam edecektir.”