Yozgat’ın Sorgun İlçesi’nde Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulu öğrencileri tarafından Mehteran Takımı mehteran takımı oluşturdu. Türkiye’nin en küçük mehteranları olan öğrenciler, katıldıkları programlarda ilgi odağı oluyor. Kimi davul çalıyor, kimi trampet kimi zurna. Onlar Osmanlı’dan gelen Mehter Takımı’nın verdiği ciddiyeti çocuk görüntülerine rağmen üzerlerindeki kıyafetle bütünleştirmeye çalışıyor.
Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu Okul Müdürü Ömer Güneş, öğrencilerin yeteneklerini farklı bir şekilde ortaya çıkacaklarına inandığı için tarihi bir geleneği yaşatmak istediğini söyledi.
Güneş; “Böyle bir geleneği öğrencilerimle birlikte yaşatmış olmaktan dolayı son derece mutluluk duyuyorum. Bu benim adeta bir hayalimdi bir rüyamdı. Yani hayallerime hep böyle bu mehter geçiyordu. Mehter çıktığı zaman insanlara bakıyorum herkes böyle müterakkis bir şekilde bambaşka şekil alıyor. Hisleri, duyguları adeta içlerindeki şey adeta dışarıya aksediyor. Bu bana verdiği mutluluğu ancak ben bilirim. İzah dahi edemiyorum çok mutluyum.
Müziği ile, enstrümanıyla o askerlerimizi savaş alanlarından ölüme koşturan, coşturan bu müziğin icrası bizim için bir hayal idi. Bunu icra etmemiz gerçekten bizi mutlu ediyor. İzleyenler tek kelimeyle diyorlar ki diyorum ya çok mutlu oldukları her hallerinden belli. Bir de adeta suya hasret kalmış insanların suyu yudumladığı gibi o mehteri izlerken bambaşka bir halet-i ruhiyeye giriyorlar. Hatta şuna şahit oluyorum bazılarının gözleri yaşarıyor.”
MEHTERAN’IN BAYAN HOCASI
Miniklerin Mehteran Takımı’nı çalıştıran okulun bayan müzik hocası olan Hande Yeşil. Yeşil, öğrencilerinin ortaya koyduğu başarıdan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Yeşil şunları söyledi: “Yetenekli öğrencilerimizden seçildi böyle bir grup. Onların gösterdiği başarılar beni de mutlu ediyor herkesi ettiği gibi. Mehteran müziği tabi ki.Cumhuriyet’in ilanıyla beraber kaldırıldı. Daha öncesinde mehteran takımı vardı. Bunun  yerini şimdi bando takımları aldı. Ama bu bizim ecdadımızın müziği olduğu için böyle bir çalışmayı yaptığımız için de gurur duyuyoruz. Kendi öz müziğimiz.”
MİNİKLERİN BÜYÜK HEYECANI
Boylarından büyük ama anlamlı bir organizasyonda bir araya gelen, Mehteran Takımını oluşturan minikler duygularını şu şekilde dile getirdi:
- Ben mehter grubunda olduğum için çok heyecanlıyım. Çalarken de böyle Çanakkale ordusundaymışım gibi kendimim hissediyorum. Yani heyecanlı oluyorum. Güzel oluyor.
- Öncelikle mehteran takımında gurur duyduğumu gurur duyuyorum. Ben mehteran takımında zurna çalıyorum. Hande hocamız beni de iyi flüt çaldığım için beni de zurnaya aldı.”
- Ben burada mehter başıyım. Bu müziği çalmaktan çok gurur duyuyorum. Ecdadımızın müziğini çalmaktan çok gurur duyuyorum.”
- Burada olmak hiçbir duyguyla anlatılmaz.
Çünkü bu şey eski dedelerimizin dedelerinin yani askeri bandosu. Burada çalmak büyük bir zevk, büyük bir şans. Hani bu kadar kişinin arasından buraya gelip böyle güzelce çalma. Yani herkes sadece ben değil herkes böyle hissediyor ben bunu biliyorum. Yani bütün arkadaşlarım. Bazı izleyiciler bizi izlerken gözleri dolarak izliyorlar. O benim çok hoşuma gidiyor. O anı yaşamak çok ayrı bir sevinç oluyor.”
- Mehteranda olmak güzel. Çünkü bizim ecdadımızı hatırlatıyor. Biz bunu çalarken çok heyecan ve gurur içindeyiz. İzleyicilerimiz de iyi tepki gösteriyor. Çok güzel bence…/…Guru duyuyorum. Çünkü bu bizim bir gururumuz. Ecdadımızı hatırlatıyor. Bunu çalmaktan heyecan ve gurur duyuyorum.”

Editör: TE Bilişim