İtilaf Devletleri'ne karşı 1915–1916 yılları arasında muhteşem bir azim ve mücadele ile kazandığımız 18 Mart Çanakkale Zaferi, Mustafa Kemal Atatürk'ün askerlerine ‘’Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hâkim olabilir’’ dediği zaferdir. Bu zaferin kazanılmasında Türk Milleti 7’den 77’ye kadın, kız, erkek, çocuk olmak üzere birlik içerisinde mücadelenin her safhasında yer aldı. Bu günkü ismiyle Yozgat Lisesi’nin öğrencileri, öğretmenleriyle birlikte gönüllü olarak askere giderek, Çanakkale’de şahadet şerbetini içti. Bu nedenle o zamanki ismi ile Mekteb-i Sultaniye, o yıl mezun veremedi. 
200 ÖĞRENCİ ŞAHİT OLDU
Gazetemiz yazarı, araştırmacı Osman Karaca, o günü anlatırken, ‘’1914 yılında seferberliğin ilanıyla, eli silah tutabilen herkes askere alınıyordu. Yozgat Mektebi Sultani öğrencilerinin tamamı zorunlu olmadıkları halde Yozgat askerlik şubesine koştular. Yaklaşık 200 kişi gönüllü olarak Birinci Cihan Harbine gitmiştir. O tarihte eğitimli kişiler ‘İhtiyat talimi’ görerek yedek subay vazifesiyle cephelerde görev aldılar. 1915 öğrenim yılı başladığında Sultani öğrencilerinin hiçbirinin okula gelmediği görüldü. Bu durumda okulun lise kısmı kapatılarak, Yatılı İdadiye çevrildi’’ ifadelerini kullandı. 
ŞEHİT ÖĞRENCİNİN 
EMANETİ
Araştırmacı-Yazar Osman Karaca, Mustafa Hıfzı’nın 16 yaşında olması nedeniyle silah altına alınmadığını, buna karşılık sıra arkadaşı Ahıskalı Tahsin’in askere alındığını kaydetti. Karaca, ‘Bir Lise Öğrencisinin Milli Mücadele Hatıraları’ isimli belgede olayın şöyle geliştiğini aktardı: ‘’Tahsin giderken parmağındaki yüzüğü çıkarıp Hıfzı’ya veriyor. Ahıska’daki anneme verirsin diyor. Üç ay sonra dönüşte arkadaşım bekliyor Mustafa Hıfzı. Ama o gelmiyor, çünkü şehit olmuş. Okul açılınca gözyaşlarına boğuluyorlar. Batum Milletvekili, Hoca Nuri efendiyi buluyor. Bunu arkadaşımın annesine teslim edeceksiniz diyor ve sonra yüzük sahibine ulaşana kadar takip ediyor.’’ 
SİLAHALTINA ALINDI
Yozgat Lisesi’nin o dönemki adıyla ‘Mektebe-i Sultaniye’nin kahraman öğrencilerinin Çanakkale ve Kurtuluş savaşında destan yazdıklarını vurgu yapan Karaca, ‘’1914 yılında seferberliğin ilanıyla, eli silah tutabilen herkes askere alınıyordu. Yozgat Mektebi Sultani öğrencilerinin tamamı zorunlu olmadıkları halde Yozgat askerlik şubesine koştular. Yaklaşık 200 kişi gönüllü olarak Birinci Cihan Harbine gitmiştir. 2011 Yılında Yozgat Lisesi arşivlerinde yaptığım araştırmalar neticesinde, 1914-1915 yılına ait liseli öğrencilerin hiçbirinin okuluna devam etmediğini gördüm. Bu yıllarda Yozgat Lisesi'nde okuyup da savaşa katılanların savaş sona erdikten sonra tasdikname almak için Yozgat Lisesi'ne yazmış oldukları bazı müracaat dilekçelerine rastladım. Bu dilekçelerden birisinde şöyle yazmakta; ‘Mektep Müdürlüğüne, 92 numarada mukayyet Priştineli 313’lü Aptullah oğlu Beyazit adlı Bozok Lisesi 12. Sınıf talebesinden iken teşrini evvel 331 de Erenköy ihtiyat zabit namzetleri talimgâhına çağrılarak mektepten ayrıldım ve emsalimle beraber lise mezunu sayıldık. Harbiye mektebine iştirak için tahsil vesikası istenmekte olduğundan mezkûr mektepten tahsilim derecesini gösterir vesikanın celbini istirham ederim efendim.’ 22 Nisan 191 9. numaralı jandarma Müzalim Pul ve imza.’’

YOZGAT Mekteb-i Sultani öğrencilerinden Ahıskalı Tahsin (üsteki fotoğrafta-ortada). Aynı fotoğrafta sağda ve yandaki fotoğrafta ise daha sonraki dönemde Ordinaryüs Prof. Dr. olan Hıfzı Vecdet Velidedeoğlu görülüyor. Her iki öğrenci de milli mücadele döneminde gönüllü olarak silah altına alındı. Ahıskalı Tahsin şehit, Velidedeoğlu ise gazi oldu. 

Editör: TE Bilişim