Yıldız, Türkiye, Endonezya, İran, Mısır, Pakistan, Malezya, Nijerya ve Bangladeş’in oluşturduğu kısa adı D8 olarak adlandırılan Gelişmekte olan 8 ülke ile ilgili oluşumda Türkiye’nin kurucu üye olarak görev aldığını hatırlattı. Yıldız, D8‘in 15 Haziran 1997 tarihinde Türkiye'nin önderliğinde, İstanbul Deklarasyonu ile hayata geçirildiğini, bir milyarı aşan nüfusu olduğunu, zengin yeraltı ve yer üstü kaynakları ile dünya ekonomisinde güçlü bir konuma gelebilecek potansiyelde olduğuna vurgu yaptı. Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yıldız, kuruluşundan günümüze D8 ülkelerinin neden istenilen sosyo-ekonomik seviyeye ulaşamadıkları, D8 ülkelerinin birlikte kalkınmak yolunda neler yapabilecekleri, D8’in fırsatlarını, potansiyelini çeşitli veriler ve analizlerle dinleyicilere aktardı. Akdağmadeni Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Özalp ise, “Dil, din, tarih ve coğrafya köklü medeniyete sahip olan büyük devletlerin temel yapı taşlarıdır. Büyük devletler gerek ulusal, gerekse uluslararası arenada bu temel yapı taşlarına bağlı kaldıkları oranda egemenliklerini daim kılabilirler. Türkiye, özellikle tarihi ve dini sorumluluklarından dolayı D-8 ülkeleri ile siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel işbirliğini ivedilikle arttırmalıdır” dedi.

Avrupa devletlerinin korunması çerçevesinde 1949’da NATO kurulduğunu belirten Özalp, NATO’nun 90’lı yıllardan sonra varlığını sürdürebilmesi için tehdidin İslam olduğu ve sözde İslami terör adı altında NATO’nun operasyonlarını meşrulaştırdığını sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilişim