Bu tabletlerden bazılarının Kumarbi efsanelerinin parçası olan mitolojik bir metin içerdiği kaydedildi. Anadolu’nun güneyinde yer alan Kizzuwatna bölgesinden hayli güçlü bir şekilde etkilenen bir şenlik kapsamındaki tören etkinliklerden bahsedildiği kaydedilen tapletlerde, törenin kraliçe ile Azu rahibi tarafından hizmetkârları Ninatta ve Kulitta ile birlikte hazır bulunan İştar onuruna gerçekleştirildiğinin altı çizildi. Tabletlerin bazılarının ise şehrin idaresi ile ilgili mektuplar olduğu bildirildi. Kazı ekibi tarafından tabletler, ‘Her ne kadar gönderen ve alıcının isimleri kaybolmuş olsa da, parçasının içeriği aynı toplumsal statüye sahip iki bireye ait bir selamlaşma tarzı kullandıklarını ve birbirlerine ‘kardeşim’ şeklinde hitap ettiklerini gözler önüne sermiştir’ şeklinde yorumlandı. Yozgat’ta 2013 yılında başlayan, geçtiğimiz Temmuz ayında 10 günlük ön araştırma yapıp, kazı alanlarını belirleyen Floransa Üniversitesinden Prof. Dr. Stefania Mazzoni başkanlığındaki ekip, Bozok Üniversitesi’nin desteği ile kazı çalışmalarına yeniden başladı. Yozgat İl Kültür ve Turizm Müdürü Metin Halıcı, kazı alanında incelemelerde bulunup, bilgi aldı. Halıcı, bölgede gerçekleştirilen yüzey araştırması ve kazılarda elde edilen bulgulara göre, Fırtına Tanrısına yönelik ibadetlerin merkezi olan, başkent Hattuşaş’tan iki günlük yürüme mesafesinde bulunan Zippalanda adlı bir diğer önemli Hitit kenti ile ilişkilendirildiğini kaydetti. Halıcı, 4 bin yıllık çivi yazılı tabletin bulunduğu Uşaklı Höyük'te yapılan kazılarda tapınak ve kale olduğu tahmin edilen iki yapı gün yüzüne çıkarıldığını, Hitit Uygarlığının etki alanında yer aldığı belirtilen bölgede, Hitit sarayı ile birlikte höyüğün doğu yamacında kazıların devam ettiğini söyledi. İl Müdürü Halıcı, ‘’Bölgede daha önce yapılan kazı ve yüzey araştırma çalışmalarında Hitit dönemine ait görkemli tapınaklara rastlanıldı. Yapılardan birisinin Hitit Dönemi’ne ait bir saray olduğunu mümkün kılabilecek belirtiler tespit edildi. Bakır Taş Çağı’nın sonu ile Eski Bronz Çağı’na tarihlendirilen el yapımı en antik parçalar hariç olmak üzere, en iyi belgelendirilen seramik buluntular grubu kırmızı astarlı seramikler, gündelik kullanıma özgü malzemeler, MÖ II. ile I. milenyuma tarihlendirilen boyalı seramikler bulundu. MÖ III. ile MÖ I. milenyum arasında kalan döneme ait uydu nitelikli yerleşim birimlerinin varlığına dair az ve yetersiz nitelikte bilgiye erişildi.  Araştırılan alan dahilinde 19 arkeolojik sit alanı tespit edildi’’ dedi. 

Editör: TE Bilişim