Son 5-7 yıllık süreç içerisinde de durum aynı oldu. Mevcut iktidarın ilk döneminde Yozgat'ta gündeme getirilen yatırım ve hizmetlerin önemli bölümü hayata geçirildi. Sonrasında ise gündeme taşınan konuların tamamına yakını sadece seçim malzemesi olarak dillerde dolaştı.
Son bir yıllık süreç içerisinde Yozgat gündemine sokulan konulardan havaalanı, bölge hastanesi, çamlık projesi, spor vaadisi gibi daha bir çok konunun hayata geçirilebileceğine inanmıyorum. İnanmadığımı haykırdıkça birileri de ''İnat olsun'' der gibi, ''Yapılacak, edilecek'' demekten kendisini alamıyor.
''Olmaz!'' derken, ''Muhalefet olsun'' düşüncesiyle hareket etmiyorum. Konunun odağında bulunanların samimiyetine inanamıyorum, güvenemiyorum. O nedenle de ''Yapılacak'' denilen her konuya şüpheyle bakıyorum. Ne yazık ki; şüphelerimde de haklı çıkıyorum, bir kez daha üzülüyor, yıkılıyorum.
2007 yılında dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Türkiye'de turizm sektörünü çeşitlendirmek, daha fazla turistin gelmesine sağlamak üzere bir çalışma başlattı. Farklı çalışmalar arasında termal sağlık turizmi kapsamında Yozgat'ta bulunan termal kaynakların devreye sokulması yönünde bir yatırım haritası çıkartıldı. Yozgat merkezli çevre illerde bulunan jeotermal kaynaklar turizme yönelik değerlendirilecek, Yozgat'ta termal sağlık turizmine yönelik yatırımlar yapılıp, bu yatırımcılara da ciddi kaynaklar aktarılacaktı.
Peki ne oldu?...
Ön çalışmalar yapıldı, sonra diğer konularda olduğu gibi tarihin tozlu sayfalarına atıldı. Zaman zaman jeotermal kaynakların değerlendirilmesine yönelik konular gündeme getirildi. ''Yapılacak, edilecek'' denildi ama malesef bir adım ileriye adım atılmadan, unutulup gitti.
Bizim unuttuğumuzu İzmir hatırlattı. İzmir'de gerçekleştirilen toplantıda aralarında Yozgat'ın da bulunduğu Termal Turizm Merkezlerine yönelik çalışmanın hayata geçirilmesi gerektiğine işaret edildi. Özellikle termal sağlık merkezlerinin kurulması ile Türkiye'nin hedeflenen turizm getirisine ulaşabileceğine vurgu yapıldı.
Yozgat'a turistin gelmesi ekonomik yönden güçlenmesine neden olacaktı. Ekonomik yönden güçlenen Yozgat bugüne kadar istenmediği gibi bu saatten sonra da istenmiyor. O nedenle de Türkiye'nin dünya üzerindeki konumu ile Yozgat'ın Türkiye üzerindeki konumunu birbirisine çok benziyor, örtüştüğünü düşünüyorum. Nasıl ki Türkiye'nin AB ülkesi olması sürekli askıda tutuluyorsa, aynı şekilde Yozgat'ın kalkınmasına yönelik konularda askıda tutuluyor.
