Yediğimiz yiyeceklerin, iyi bir ağız bakımı sağlanmadığında dişler üzerinde bakteri plakları veya diş taşı şeklinde birikmeye başlayacağını belirten Dr. Fatih Şahin, bu durumun diş eti hastalıkları veya diş çürükleri gibi sorunlara davetiye çıkaracağını aktardı.

Şahin’den Önemli Uyarı2

Dr. Şahin yaptığı açıklamada, “Ağız ve diş hastalıkları, dünyada en sık rastlanan kronik hastalıklar arasında yer almaktadır. Ayrıca sıklıkla diğer önemli sağlık problemleri ile bağlantılı olup ağrı, rahatsızlık, sosyal hayattan uzaklaşma ve özgüven problemlerine neden olurlar. Küresel boyutta dünya nüfusunun yüzde 90’ı çürük, dişeti hastalıkları ve ağız kanserine kadar uzanan ağız hastalıkları yönünden, ciddi bir risk altındadır. Ancak çoğu ağız ve diş hastalıkları önlenebilir ve erken dönemde tedavi edilebilir. Her yıl 20 Mart’ta dünyanın her bölgesinde bireyleri, ekonomileri ve sağlık sistemlerini etkileyen ağız hastalıkları yükünün azaltılması için harekete geçilmesi çağrısında bulunulmaktadır. Dünya Ağız Sağlığı Günü, iyi ağız sağlığını güvence altına almak için insanlara bilgilendirmeler ve güven duygusu ile güç kazandırmayı amaçlar” diye konuştu.

Şahin’den Önemli Uyarı1

29 Nisan 2024 Yozgat ve ilçelerinde nöbetçi eczaneler 29 Nisan 2024 Yozgat ve ilçelerinde nöbetçi eczaneler

Ağız sağlığının birçok hastalığın habercisi olabileceğine dikkat çeken Dr. Şahin şunları söyledi: “Dişeti hastalıkları kardiyovasküler hastalık riskini artırır. Diş çürüğü ve dişeti hastalıkları erken doğuma ve düşük kilolu bebek doğumlarına yol açabilir. Diabet ve Sjögren gibi tükrük akış hızını etkileyen sistemik hastalıklarda, Tükürük eksikliğine bağlı ağız kuruluğu diş çürümelerine sebep olmaktadır. Ağız bakterileri ile kalbin iç duvarının enfekte olması anlamına gelen endokardit bağlantılıdır. Dişeti hastalıkları diyabet komplikasyonları yaratabilir. Şeker hastalığı yaraların geç iyileşmesine ve dişeti hastalıklarının daha kötüye gitmesine sebep olabilir. Ağızdaki koku; düşük kan şekerinin habercisi olabilir. Kızamık, yanak içerisindeki karakteristik beneklerle kendini gösterir. Tüberküloz dil yüzeyinde ve ağız dokularında ülser yapabilir. Tetanos çene kaslarının kilitlenmesine sebep olur. C vitamini eksikliği olan iskorbüt, şişmiş ve kanayan dişeti ile diş kaybına neden olur. Bulimia sıklıkla diş yapısında gastrik asit nedeniyle aşınmaya sebep olur. Stres ve psikolojik bozukluklar; diş gıcırdatma, diş sıkma ve eklem problemlerine yol açabilir. Hamilelik sırasında frengi, fetüste diş ve damak bozukluklarına neden olabilir. Lösemi ağız ülserine yol açar. Ağız enfeksiyonları zatürre olma riskini artırır. Ağız, mide ülseriyle ilişkili bakterilere depo görevi görebilir. Dişeti hastalıkları noma hastalığının başlangıcı anlamına gelebilir. Sağlığın temel felsefesi öncelikle bireyleri hastalıklara karşı korumaktır. Koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri sağlık anlayışımızın temel değeri olmalıdır. Bu anlamda diş ve dişeti hastalıklarının önlenebilir hastalıklardan olduğu gerçeğinden hareket ederek; toplumun bilgilendirilmesi ve ağız-diş bakımı konusunda alışkanlık oluşturulması konusunda Ağız ve Diş Sağlığı Birimimizce yıl boyunca eğitim çalışmalarımız devam etmektedir.”

Muhabir: Yasin Nazım Kayhan