Hemşehrimiz Tamer Önder Bey’in yorumlarına devam ediyoruz.
“Halbuki tüm Sürmeliler incelendiğinde her mısraı bir erkeğin sevgilisine hitabı şeklindedir.
4-Sürmeli 96 beyittir. Sürmelilerimizin söz güzelliği ve duygu zenginliği hiçbir sözlü kültür ürününde rastlanmayacak kadar yoğundur. Bu 96 beyit 60-70 yıllık bir süre içinde üretilmiştir.
Söz güzelliği ve duygu zenginliğini hissedemez ve bunu güzel sözlere dökemez. Ayrı ayrı kişilerce üretilmiş bu zengin kültür mirasını Sürmeli Bey hikayesine bağlamak büyük bir haksızlık olur.
5-Sözlü halk kültür ürünlerinde Türkülerimizde bey türkülü tek’dir.(Hacı bey türküsünde olduğu gibi) Aynı bey için birden çok türkü üretilmez.
“Şimdiye kadar sürmelilerimizin halk hikayesi olan Sürmeli Bey kitabı ile ilgisi olmadığına dair bilgilerimizi aktardım”
“Şimdi ise Sürmeli sözünün kaynağına inelim; Eski Yozgat şimdi ise Sürmeli sözünün kaynağına inelim. Eski Yozgat evlerinde kadınlarımızın tek makyaj malzemesi sürme, kına ve rastık bulunurdu. Her evde sürmelik olurdu… Yozgat hanımları sürmeye çok meraklı idi. Sık sık sürme kullanırlardır. Birde Sürmeye ihtiyacı olmayan, Tanrı vergisi güzel gözlü kızlarımız, kadınlarımız vardı bunlara guduretten sürmeli denirdi…”
“Kız ve kadınlarımız o zamanlarda bürük tabir edilen çarşaf giyerlerdi, dışarıdan sadece gözleri görünürdü. Diğer kısımları tamamen çarşaf içinde idi.
“Genç erkek ve delikanlılar güzel kızlarımızın sadece Sürmeli gözlerini görebilirlerdi. Yüreklerine sevda filizleri, sevgi güzelliği, sürmeli gözlerle girerdi. Başka güzelliklerini göremedikleri içinde sürmelilerine hep sürmeli gözleriyle hitap ederlerdi”
“Sürmeli güzel gözlü sevgiliye bir hitaptır. Sözlü  sözlü kültür ürünlerinde, dikkati çeken en önemli özellik kendi kaynağını kendi içinde açıklamasıdır. Sürmelilerde de böyle olmuştur. Sürmelilerimizin bir kaynak sorunu yoktur, olmamıştır da!...
Sevgili hemşehrimiz Tamer Önder sürmelilerin kaynağını böyle izah ediyor. Ve birde ricası var; “Uydurma kaynak öyküleri ile bu köklü kültür ürünümüzü lütfen zedelemeyelim!...”