Seri yazımın bugün 10. Günü daha fazla devam ettirerek sizi usandırmak istemiyorum. Sayın Ertuğrul Kapusuzoğlu’ndan sonra gazetemizi telefonla arayarak duyarlı kişiliğini gösteren Kültür Müdürlüğü’nden Veysel Bey’e teşekkür ediyorum. Sarı gelini Ermeni şivesi ile dinledim. Tepkim büyük oldu, ama sesimi duyuramadım, bize ne düşerse yapmaya talibim diyor yazılarımıza teşekkür ediyordu.

Dünde gazetemize İl Turizm Müdürümüz Sayın Mustafa Sarıkaya bey geldiler. Nice emeklerle başlattıkları Sürmeli Festivalinin yankılarından söz ettiler. Son derece mutlu olduğunu, bu araştırmadan, memnuniyet duyduğunu belirtti. Sürmeli Ermenimiydi  dedikodularından da rahatsız olduğunu ifade etti.

Yozgatımızın neyi var, çamlığı var testi var ama biz sürmeli ile ünlensin istedik. Bunda başarılı olduk. İstiyoruz ki otobüs firmalarımızın adları dahi pek çok şeye Sürmeli adını koyalım, hem sürmeliyi yaşatalım, hem de Yozgat’ta özdeşleştirelim. Diyordu. Sürmeli festivallerinde gayretlerini gördüğüm Turizm müdürümüz sayın Mustafa Sarıkaya Beye teşekkür ediyorum. Sürmeliyi Yozgat’ta yaşatmak ve Yozgat ile özdeşleştirmek istiyor, bu konuda kendilerine destek olacağız. Araştırmamıza bir nokta koyacağız. Fazlaca uzattığım kanaatindeyim. Ancak bir iki önemli konuyu daha vurgulama düşüncesindeyim. Sürmeli konusunda yeri geldikçe yine söz edeceğiz. Burada kapatalım gitsin demek istemiyorum. Herkesin bir bildiği varsa buyursun, ortaya koysun! Ya sahiplenelim, yada terk edelim. Yozgat folkloru konusunda araştırmalar yapan hemşerimiz, Şair Menduh Şenol’un yazılarını da karıştırdım. Bu konuda onun görüşleri de şöyle.
“Son zamanlarda Yozgat sürmeli efsane ve türküleri ile ilgili olarak birçok araştırma eseri yayımlandı. Değerli yazar arkadaşlarımın ana kaynaklara ulaşamadıkları için bu konuda çok zorlandıklarını gördüm. Araştırmalarda çelişkiler mevcut. Şöyle diyebiliriz, Sürmeli mitolojisi henüz oluşma sürecini tamamlayamadığı için eksiklik doğmaktadır. Bu mitos kültürünü üreten Türk halkıdır. Folklor sürekli gelişim arz eden varoluş bilgisinin devamlılığıdır. Burada benim izah etmek istediğim tenkit değil tespittir.
Gelecek bu konuda yazılan eserlerden faydalanılarak tam ve doğru metinlerin yazılacağına inanıyorum.
“Ben seni bilirim zade kızısın
 Gölgede büyümüş emlik kuzusun
 Yedi dağ çiçeği tan yıldızısın
 Yel estikçe gelen koku senin mi?”
Seri yazımızı daha fazla devam ettirmeyi düşünmüyorum. Bir ikin daha bana sabır göstermenizi rica ediyorum. Sürmeli festivalinin dördüncüsü yaklaşıyor. Midelerinizi de bulandırmak niyetinde değilim. Ama Yozgat’ı seven herkesten bir ricam var.
Ne olur bu araştırma yarım kalmasın. Bildiğiniz, duyduğunuz, okuduğunuz, Sürmeli konulu her şiiri, yazıyı, efsaneyi bize ulaştırın, postalayın, fakslayın, yine bu düşünceler yarım kalmasın.
Okuyucularımızdan Sürmeli ermeni miydi araştırmamıza iki üç gün daha tahammül göstermesini rica ediyoruz. Kendi yorumumu ve son sözlerimi en son yazımda ifade edeceğim. İlginize teşekkür ediyorum.