MAYIS ayının son günlerine kadar devam eden tartışma konusu oldu, gündemi uzunca bir süre meşgül etti. Bu yıl geçti. Gelecek yıl belki. Sonrası seçim dönemi. Yeni bir tarih, yeni bir proje ile çıkılır halkın karşısına. Bugün-yarın olmasa bile elbet bir gün yapılır. Bir işte umut, bizimkisi.
Yozgat Bozok Stadı'ndan söz ediyorum. 1959 yılında inşa edilen 8 bin 260 seyirci kapasiteli stadın yıkılıp, yerine yenisinin yapılması noktasında bakanlık tarafından ayrılan ödenek ile çalışmaların başlatılacağı belirtilmişti. ''Kale arkaları kalacak, maraton ve kapalı bölümleri yenilecek'' denilince 'olmaz!' naraları atılmıştı. Yerinde incelemerde bulunulmuş, ödenek artırılıp, kale arkalarının da yıkılmasına yönelik yeni bir proje hazırlanmıştı. Yıkılacaktı. Yerine yenisi yapılacaktı. 'Caktı, cekti' bitti...
Temmuz ayı bitmek üzere. Ağustos ayında yıkıma başlanılmış olsa, önümüz kış. Lig müsabakaları da başlıyor. Kaldı ki ortada henüz bir planlama da yok. O yüzden Ağustos ayı içerisinde kazma vurulma ihtimali de zayıf görünüyor. Başka bir değiş ile bu yıl geçti. Önümüzdeki yıl belki. 'Belki' diyorum, çünkü; eğer bu yıl hazırlıklar yapılıp, lig biter bitmez kazma vurulacak noktaya gelinmezse, önümüzdeki yıl da rüzgar gibi gelip geçer. Ayrılan ödenek, önümüzdeki yıl için temel atma törenine bile yetmeyecek akçe olur/olabilir.
Dün 'ben yaptım' yarışı vardı. Bugün sessizlik hakim. Yarın, 'kim yaptırmadı/kim engel oldu?' tartışması yaşanacak. Tartışmalar, vaatler arasında bizim stad işi kaynayıp gidecek. Tıpkı ötekileri gibi, bilesiniz istedim...