Hayırlısıyla bu yazımız, 2016 yılının ilk yazısı oluyor. Her yılbaşı öncesi aklıma, istihbarat şefimizin 1963’de “Yeni yılla ilgili git, biraz haber derle.” talimatı gelir… 
Şefimizin direktifi üzerine üç haber derledim. 
Birincisi; Yılbaşı büyük ikramiyesi size çıksa ne yaparsınız?
İkincisi; Balık ve meyve fiyatları artıyor…
Üçüncüsü; Bir gecekondu semtinde, mahallenin külhanbeyinin dört kişiyi vurması…
Bu üç ayrı haberi yazdım, şefimiz beğendi. Alt alta kutu içinde mizanpaja girdi… Balık ve meyve fiyatlarının artışı ile ilgili olarak ta, ilgili bakandan birkaç cümle beyanat almıştım. Şimdi gazete de ertesi gün çıkan haberimizi okuyalım:
“Bakan dedi ki, ulan buraların kralı benim! Kafam yerinde olsaydı, dört değil altı kadınla evlenirdim. İlk işim yeni bir araba almak olurdu. Hadi ayvanın artmasını anladık ta, balığa ne oluyor? Evler alırım, fakirlere yardım ederim. Mahalleliye ne oluyor, ben kralım demedim mi? O portakalları ben adama yediririm. Görmüyor musun say şu halde kaç kişi var? Kelepçelenerek savcılığa çıkarıldı. Biz her türlü tedbirimizi aldık, vallahi çıldırmazsam iyi, bu kadar para, bu sene mahsulde iyiydi, Komserin sorusuna, ayva yemezsek ne olur sanki, kasaları gösteren manav, savcılığa teslim edilmiştir.”
Bizim gazete patronunun ağzından “………….” hiç düşmezdi, ardı ardına da eklerdi… Ağzım yanıyor dediğini hatırlıyorum… Yukarıda çıkan habere öyle dalmış ki, dudakları yanıyor farkında değil, bana gelince, anında dudaklarım uçuklayıverdi…   Mürettip abimiz, tezgah altından bir şeyler atıştırırken! hurufatları, kel Ali’nin bağı yapıvermiş… Üç haberde birbirine karışıp çorba olmuş! Patron bağırıyordu “İlanlarımız kesilir, şimdi bu bakan beni ararsa ne diyeceğim?” Şefimiz patronu sakinleştirmeye çalışırken, elinde gazeteyle mürettip geldi. Gazeteyi hafif sallayıp “Bu sayı çok güzel oldu. Matbaa da herkes beni tebrik etti. Yılın sürprizini ben yapmışım! Patronum artık bana bir ikramiye verirsin değil mi?” deyince, patronun daktilo makinesini alıp, yere fırlatmasıyla herkes toz olmuştu..! Bana gelince hiçbir kusurum olmamasına rağmen, patronun gözüne bir hafta gözükmedim. Aslında minnacık! Bir kusurumda yok değildi hani, provaya bakmam gerekirdi… 
Bu vesileyle tüm okurlarımıza, dostlarımıza, hayırlı, uğurlu yıllar temenni ederim.