SON 10 yıldaki dini bayramlarda meydana gelen 14 bin 644 ölümlü ve yaralamalı trafik kazasında 728 kişinin yaşamını yitirdiğini, 31 bin 133 kişinin yaralandığını belirterek, 9 günlük tatilde sürücülere trafik kurallarına riayet etmeleri uyarısında bulunuldu.
Maalesef Trafik canavarı dur durak bilmiyor. Bayramlar kana bulanıyor. Aile ocaklarına ateş düşüyor ve birçok ailenin ocağı sönüyor. Ülkemiz  bir trafik terörü ile karşı karşıya, İstatistikler şunu gösteriyor; Trafik terörü  anarşinin de önünde yer alıyor ve her yıl 5 ila 10 bin arasında insanımızı  trafikte kaybediyoruz. Binlerce insanımız yaralanıyor, sakat kalıyor ve milyonlarca liralık maddi hasar oluşuyor.
Bayramlardaki trafik kazalarında ölüm oranı, bayramın birinci günü 5-6 kat artışla doruk noktaya çıkıyor. Bu günlerdeki kaza, ölüm ve yaralanmalarda Avrupa birinciliğinden dünya birinciliğine terfi ediyoruz. Türkiye’de 1980 yılından bu yana Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramı tatillerinde meydana gelen trafik kazalarında 7 bin 446 kişi öldü, 19 bin 158 kişi yaralandı. 
Peki trafik terörü ne olacak? Tedbir alınmazsa insanımız boş yere ölüp gidecek! Yazık değil mi bu insanlara? Her trafik kazası bir felaket yaşatıyor, ocaklar sönüyor yuvalar ateş düşüyor, ateş düştüğü ocakları yakıp kül ediyor. Trafik canavarını ciddiye almamak bize pahalıya mal oluyor.
Ülkemizdeki kaza nedenleri arasında sürücüyü, aracı, yolu ve yolcu kusurlarını sayıyoruz. Bu hataların başında sürücü kusurları ile yaya kusurları geliyor. Kazaların ana nedenleri arasında sayılan eğitim yetersizliğini bir türlü giderebilmiş değiliz. Ne hikmetse bizim insanımız eğitimden kaçıyor. Bizim insanımıza Trafik eğitimi deme ne dersen de…Cehalet maalesef trafik cehaleti. Ya kuralları bilmiyoruz ya da biliyor önemsemiyoruz, kurallara uymuyoruz.
Sürücü eğitimini belirli şartlara bağlayıp zaruri hale getirirken araç ve yol durumunu da gözden uzak tutmamak lazım. Birçok gelişmiş ülkede araç modelleri yüksek, yollar standartlara uygundur. Toplu taşımacılık teşvik edilmekte, araç karmaşasından trafik uzak tutulmaktadır. Az vasıta ile çok insanı en seri şekilde varacağı yere taşımak temel hedef oluştur.
Milyonlarca aracı şehirlerimize doldurmuş, trafiği trajedi haline getirmiş, sonra da karmaşadan şikayetçi oluyoruz.. Ne olacaktı yani? Sonucu belli. Yarım yamalak eğitim almış binlerce şoförle ülkenizde trafik trajedisi yaşıyorsanız bunun suçlusu kim? Büyük şehirlerde ve uluslar arası yollarda çözümün toplu taşımacılıktan geçtiğini aklı olan herkes biliyor.
Ülkemizdeki trafik katliamlarını, trafik terörünü gözlemleyenlerimiz ne yazık ki çok az. Canavarlaşan ve çıldıran bir terör var; bu da maalesef “Trafik Terörüdür”. Kısa sürede ciddi tedbirler almak ve bu tedbirleri de uygulamaya koymak mecburiyetindeyiz.
Trafik; “Bu kadar da sorumsuzluk olmaz!” dedirtecek boyutlardadır. Alınacak tedbirler arasında; Trafik Bakanlığı da dahil, trafik eğitimi devlet eliyle zorunlu hale getirilmeli, trafik yasası yeniden ele alınmalı, toplu taşıma araçları devreye sokulmalıdır. Trafikle ilgili birimler aynı kurumda toplanmalıdır.
Kazasız belasız bir bayram dileğimle, Trafik canavarından uzak huzurlu bir bayram geçirirsiniz inşallah. Bayramınız mübarek olsun. Rabbim eş ve çocuklarınızla mutlu bir bayram geçirmenizi nasip eylesin. Mutlu bayramlar.