SAĞLIK Turizmi diye söze başlayıp, Sekili Tuzu, Termal Kaynaklar, Çamlık diye devam etmeyi çok isterdim.. Edemem.. Zira Yozgat'ın turizme sektörüne sunacağı o kadar çok meteryali var ki; bırakın ayrılan bu köşeyi, gazete sayfalarının tamamı bile yetersiz kalır. O nedenle, konuyu birebir ele alıp, zaman içerisinde gündeme taşımak, dilimiz döndüğünce de konunun özünü anlatarak, ilgililerin, yetkililerin bilgisine sunmak daha doğru, düzenli bir yol olabileceği kanaatindeyim...

TUZ HAVZASI...

Yozgat'ın Yerköy ilçesi Sekili Köyü yakınlarında yaklaşık beş asra yakın bir süredir tuz çıkartılan havza günümüzde turizm sektöründe kullanılabilir. Daha önce Tekel tarafından işletilen Tuz Havzası sonraki dönemlerde özel sektöre devredildi. İşletme, büyük oranda Karayolları ile hayvancılık sektöründe kullanılmakta, turşu, salamura ürünlerinin dayanıklılığını artırılmakta da tercih edilmektedir. Ancak, kaya tuzu son yıllarda farklı alanlarda da kullanılmaya başlandı.. Yozgat elinde bulundurduğu bu kaynağı yıllardır görmezden gelmeye devam ediyor. Nedenlerini veya nedenini sonra bırakalım...

SAĞLIK TURİZMİ...

Yerköy ilçesinde 'Uyuz Hamamı' olarak adlandırılan, cilt hastalıklarına şifa olduğu belirtilen termal kaynak bulunmaktadır. Sekili Tuzu ile termal kaynak entegre edilerek, ilçede 'sağlık turizmine' yönelik bir yatırım yapılabilir. Aynı şekilde, Sekili Tuzu ile Türkiye'nin ilk milli parkı Yozgat çamlığı entegre çalışma ile yine 'sağlık turzmi' sektörüne kazandırılabilir. Yerköy'de hem termal kaynak hem de kaya tuzunu kapsayabilecek bir konaklama tesisi, Yozgat çamlığı eteklerinde ise, kaya tuzu kullanılarak yapılacak konaklama tesisi, özellikle yabancı turistlerin ilgisini çekebileceği gerçeğini gözardı etmemek gerekir.  Bu konaklama tesisleri günümüz mimarisi yerine Osmanlı, Selçuklu mimarisine uygun olarak projelendirilmesinde de yarar vardır. 


Yozgat'ın 'kendi kendisine yetecek' yatırım ve hizmetlere ihtiyacı yoktur. Yozgat'ın Yozgat'ta yaşayanların ihtiyacı, sıcak nakit getirecek, yani Yozgat'a Yozgat dışından gelebilecek insanlara yönelik yatırımlara, hizmetlere ihtiyacı vardır. 'Cebi delik, cepkeni delik, ayakkabısının altı, pantolonunun dizi yırtık' insanların çoğunlukta olduğu bir İl de, yaşayanların para verip, sunulan hizmetlerden yararlanmalarını beklemek, pek doğru gelmiyor. 
O nedenle öncelikle, burada yaşayan insanlar, gelir düzeylerini yükseltecek. Daha sonra da yaşam standartlarını yükseltmeye yönelik çalışmalara başlayacak. Yapılan tesislerden yararlanıp, bedelini de ödeyecektir. Aksi takdirde, daha önceki örneklerinde olduğu gibi yapılanlar, gelecek kuşaklara atıl olarak kalacaktır...