Bingöl Merkez ilçesi dağlık arazi kesiminde geçtiğimiz günlerde güvenlik güçleri tarafından öldürülen 10 teröristin çoğunun yabancı uyruklu çıkması, dikkatleri terör örgütü PKK'daki yabancı uyruklu teröristlere çevirdi. Yaklaşık 7 bin militanı olduğu tahmin edilen terör örgütünün üçte birinin yabancılardan oluştuğu belirtiliyor.
PKK'daki yabancıların başını Suriyeliler çekiyor. Sıralamayı Irak (Kuzey Irak), İran, Ermenistan ve Rusya'dan 'devşirilenler' takip ediyor. Onların arkasından da Avrupa 'devşirmeleri' geliyor. Örgütteki Suriyelilerin oranı, Öcalan'ın yakalanmasından sonra giderek azaldı. Ancak kopmalar yaşansa da her zaman PKK için Suriye'den militan toplamak önemli oldu ve devamı geldi. 
Bu ülkede yaşayan ve zor şartlarda hayatlarını sürdüren 'kimliksiz' olarak tabir edilen Kürtler, terör örgütü için önemli bir kaynak konumunda. Örgütün stratejik mevkileri halen Suriyeli militanların elinde. Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın koruması dahi Suriye uyruklu 'Cekdar' kod adlı Hamdo Mahmutoğlu idi. Mahmutoğlu daha sonra kardeşiyle birlikte bir çatışmada öldürüldü. Türkiye'de şehir eylemleri yapan ve kendilerine Kürdistan Özgürlük Şahinleri (TAK) adını veren grubun elebaşı da Suriye uyruklu Bahoz Erdal. Erdal'ın arkadaşları, grubun üst kademelerinde yer alıyor. Erdal aynı zamanda PKK'nın askerî kanadı olarak bilinen Halk Savunma Güçleri'nin (HPG) komutanlığını yapıyor.
Terör örgütüne katılan Rus uyruklular daha çok o ülkenin vatandaşı Kürtlerden oluşuyor. PKK'nın ilk dönemlerde katılım oranı yüzde 10 olarak tahmin edilirken bu rakam şimdilerde yüzde 0,2'ye düşmüş durumda. Uzmanlara göre bu düşüşün sebebi, PKK'dan kopmaların yaşanması, çatışmalarda ölümlerin artması ve uzun yıllardan beri Rusya'dan militan devşirilememesi.
Ermeniler örgütte sadece sıradan militanlar olarak yer almadılar. Tarihten beri gelen bu birliktelik onların PKK içinde yüksek makamlara kadar ulaşmalarını sağladı. Nuriye Kespir PKK'nın Başkanlık Konseyi üyesi olurken, Merkez Komite üyeliğine Musa Haciyev ve Bekir Bakırcıoğlu isimli Ermeniler getirildiler.
Şu anda PKK'nın barındırdığı 7 bin militanın yüzde 22'sinin 9-18 yaş arasındaki çocuk ve gençlerden oluştuğu belirtiliyor. 30 yaş üstü teröristlerin oranı ise yüzde 38. Emniyet Terörle Mücadele Daire Başkanlığı verilerine göre örgüte yeni katılanların yüzde 50'sinin yaşam süresi 2 yıl, grup komutanları ve üst düzey yöneticilerin yaşam süresi ise 8 yıl. Yani çatışmalarda öne sürülen gençlerin ortalama ömrü 2 yılla sınırlı.
Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt devleti değil, PKK devleti kurulacak. Kürtlerin çoğu ayrı bir devlet kurulmasına karşı. Şu anda kantonların başında Türkiye’den Suriye’ye giden PKK’lılar var. Suriye’deki bütün organizasyonu bunlar yapıyor. Amerika ve İsrail, burada PKK üzerinden kontrollü bir devlet kurmak istiyor. Burada sadece Araplar ve Türkmenler göçe zorlanmıyor. PKK’nin hakimiyetini kabul etmeyen Kürtler de göçe zorlanıyor veya hapse atılıyor. Şu anda Türkiye sınırında kurulan PKK devleti, Amerika ile işbirliği yapıyor. PKK’nın içerisinde 4 binin üzerinde yabancı savaşçı var.
Kuzey Irak'ta bulunan Mahmur kampındaki Kürtler PKK'nın önemli kaynaklarından biri. Değişik yerlerden gelip kampta yaşayan Kürt gençleri gerektiğinde PKK'ya katılıp destek veriyor. Kamp, BM denetiminde olmasına rağmen burası için atanan sorumlu, PKK'nın onayladığı bir isim olmak zorunda. Buradakiler için PKK'ya katılmak bir nevi 'askerlik görevi' şeklinde değerlendiriliyor.
Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliği'nin (UNHCR) son kayıtlarına göre bu kampta toplam 9 bin kişi yaşıyor.  Başta Berlin olmak üzere Almanya'da 300'ün üzerinde PKK derneğinin hala faaliyette olduğu ortaya çıktı. Alman istihbarat servisi BND'nin de PKK derneklerine tam destek verdiği, silah gönderilmesi konusunda da yol gösterdiğine dikkat çekildi. Her yıl 1 milyar euroya yakın bir paranın toplandığı ifade edildi. PKK'ya desteğiyle bilinen Alman provokatör Claudia Roth'un da sürekli Doğu ve Güneydoğu'ya yaptığı ziyaretlerde, PKK'ya destek verdiği bilinen bir gerçek.