Kent merkezlerindeki, isimleri farklı da olsa alanlar, halkın, kentte yaşayanların ortak kullanım alanlarıdır. Bu bağlamda Yozgat Cumhuriyet Alanı’da işlevini tam olarak yerine getirmektedir.
Ancak bir sıkıntı var, yıllardır çözüm bulunamamasına karşın, ısrarla üzerinde durulan, Kabuklu Yemiş tüketimiyle ilgili...
Yasaklar konuldu, tedbirler alındı ama bir türlü alanda kabuklu yemiş yenilmesinin önüne geçilemedi. Israrla vazgeçilmesi istenirken, alınması gereken tedbirlerin daha da sertleşmesi gündeme gelmeye başladı.
7’den 70’e her kesimden insanın buluşma noktası, gezinti alanı, dinlenme, sohbet etme, boş vaktini geçirme mekanı Cumhuriyet Alanı’ndaki bu yapı neden değiştirilmek isteniyor, neden ısrar ediliyor anlamakta zorlanıyorum.
Bırakın insanlar biraraya gelsinler, kabuklu yemişlerini yiyip, boş zamanlarını değerlendirsinler. Bölgede kabuklu yemiş yenmesini yasak konulması halinde, kabuklu yemiş tüketenlere ceza yazılması durumunda, kimse kabuklu yemiş yemiyor, sigara içmiyor mu?...
Yiyor, içiyor...
O halde bu ısrar niye?...
Cumhuriyet Alanı’nda kabuklu yemiş tüketmekten ‘‘Men Edilen’’ grup, kabuklu yemişi Lise Caddesi başta olmak üzere diğer bölgelerde yiyecektir, kabuğunu da sokağa atacaktır, atmaktadır.
Kentin her bölgesi kabuklu yemiş yenilerek kirletilmesi mi daha iyi, yoksa belirli bölgesi mi?...
Bana sorarsanız, Cumhuriyet Alanı’ndaki görüntüyle kimse uğraşmasın, aksine daha renklenmesi noktasında desteklenmelidir...
Kentin farklı kesimlerinde seyyar eğlencelik yiyecek, içecek satışı yapanları, şartlı olarak Cumhuriyet Alanı’nda toplarım. Mısırcısı, çekirdekcisi, nohutcusu, dondurmacısı, sucusu, şurupcusu kendilerine özgü özel kıyafetleri ile satışlarını alanda yapmaları sağlanmalıdır. İnsanlarda alanda olta atıp, merdivenlere oturup sohbet ederken, kuruyemişlerini de tüketmelerine imkan verilmelidir. 
O zaman Cumhuriyet Alanı, ‘‘Alan’’ olma özelliği ile halkın her kesiminde insanları konuk eder, kabuklu yemişlerin neden olduğu kirlilik kentin farklı kesimlerine yayılmaz, böylece her yıl ‘‘Tedbir’’ konusu gündeme getirilip, gerilimli günler yaşanmaz.
Neden olaylara hep tek taraftan bakmayı tercih ediyoruz ki?...
Biraz da olumlu, eğlenceli tarafından bakalım...
Gençler, kızlı erkekli merdivenlere oturuyor, birbirleri ile sohbet ediyor, kimisi kitap okuyor, kimisi fotoğraf çektiriyor, kimisi eğleniyor, gülüyor. Yaşlılar, emekliler alan ortasında olta atıyor. Çocuklar bisiklet sürüyor, top oynuyor. Dedeler, nineler torunlarını, anneler çocuklarını gezdiriyor.
Böyle bir yapıyı isteseniz de oluşturamazsınız. İsteyince oluşturamadığınız bu yapının dağılması için uğraş vermeyiniz!..
Cumhuriyet Alanı’nda etkinlik yapıldı, en son Çiğdem Şenliği gerçekleştirildi. Aynı tabloyu görmek mümkün oldu mu?...
Olmadı!. O zaman, yapı bozulmadan gereken yapılmalıdır, diye düşünüyorum...