Kim ne derse desin, kim neyi savunursa savunsun” Yozgatlı perişan, Yozgat’ın insanı gariban, yoksul ve sahipsiz.”.Çilenin, ısdırabın, çaresizliğin ve garibanlığın destanını yazmış olan bu şehirden göçenler de “ Gurbet hasreti “ ile yanıp tutuşuyorlar. Çaresizlik ve sahipsizlik Yozgat’ın, Yozgatlının kaderi olmamalı. Feryadımız bunun içindir. Kimse alınmasın. Birilerinin vatanımıza ihanetle kazanmış olduğu hakkı, Yozgatlı şerefiyle haysiyetiyle ve vatana bağlılığı ile çoktan hak etmiştir..
Derdiyle  dertlendiğimiz, çilesine talip olduğumuz bu cennet vatanın nimetlerinden yararlanma düşüncesi Yozgatlının tek dileğidir. Bugün geri kalmışlığı savunan ve devlete savaş açan doğu illerinden daha geri kalmış durumda bulunan Yozgat’ ta yaşıyor olmak çile ve ıstırap gibi gözükmektedir.. Devletine sahip çıkmak, iktidarın yanında olmak ve vatanseverlik duygularıyla hareket etmek  suç sayılmaktadır?
Şehrimizden  göçü durduramıyoruz, gideni önleyemiyoruz. Herkesin haklı olduğu bir gerekçesi var. Onun için diyoruz ya” Dünyanın neresine giderseniz gidin bir Yozgatlıyla karşılaşırsınız” Göçün ana nedenlerinden birisi de ilin geri kalmışlığıdır. Ekonomik kaygılar insanımıza acı bir memleket hasreti yaşatmaktadır. Bu sonuçtan kim ne çıkarırsa çıkarsın Yozgatlının kaderi göç ve gurbet çilesidir.
Bugün itibariyle Yozgat’ta günü kurtarmak için, insanlar artık bedeninden, sağlığından ödün vermeye başlamıştır. Ekonomik döngü tersine dönmekte ve her geçen gün Yozgatlı kaderini ve rızkını başka memlekette aramanın telaşına düşmektedir.
İşsizlik oranın arttığı, gençlerinin boş gezdiği, esnafının siftahsız dükkân kapattığı, memurunun bankalara bağımlı hale geldiği şehirde ekonomi düzgün olabilir mi? Siyasetçimiz, devlet adamımız var diye övündüğümüz bir şehirde açlık sınırının altında yaşamaya mahkum ediliyorsak bundan birileri utanç duymalıdır.
Yozgat ta ekonominin bittiği esnafın  dükkanını  zararla kapatıp göç etmek zorunda kaldığı bu şehirde insanca yaşamak mucize olsa gerekir. Bu yetmemiş gibi devletin birimleri eliyle ha bire esnafa ceza kesip borç kamburunu artırması yok mu insanı çileden çıkarıyor. Yozgat’ta yaşayıp  esnaflık yapan arkadaşlarıma bu mana da saygı duyduğumu ve kutladığımı ifade etmek isterim..
Yozgat ta yaşamak ve Yozgatlı olmak suç olmamalı; devletine milletine sadık kalmak suç olmamalı. Suç değil diyorsanız Yozgat’a niye sahip çıkmıyorsunuz?. Devlete ihanet eden baş kaldıran,  şehirlerin ödüllendirildiği ortamda Yozgat’a niye sahip çıkılmaz? Devletin kaç yatırımı var Yozgat’ta biri çıkıp sayıversin hele?..
Yozgat maalesef doğu illerinden geri kaldı. Çevre illere bakın Yozgat’tan daha mahrum bir il bulabilir misiniz? Kim kaybediyor? Bu aziz topraklar için şehit verenler, kan dökenler ve fedakarca hizmet edenler kaybediyor!. .Birilerinin çobanlarının bile iş- aş ve sosyal güvence istediği ortamda Yozgat’ın gençleri boş, issiz ve avare geziyor haberiniz var mı?
Yozgat vatan toprağının şerefli bir parçası. Kahraman insanların yaşadığı, devletine sadık kişilerin barındığı bir vatan toprağıdır. İhaneti bilmeyen sadakati geliştiren bu milletin değerlerine sahip çıkan kahraman insanların yurdudur Yozgat!... Dünyanın neresine giderseniz gidin her yöresinde bir Yozgatlı bulur, yüreği vatan hasretiyle çarpan bir Yozgatlıyla tanışırsınız. Ekonomik nedenlerle Yozgat tan göç hiç durmamıştır. Gurbet bizim kaderimiz olmuştur. (A.S. Notu:Osman İçme Kardeşimin mesajı bana bu yazımı hatırlattı- Yozgat’a sahip çıkacak, elini taşın altına koyacak Yozgat Sevdalıları olmadığı ve Yozgat uyanmadığı sürece bu şehir kalkınamaz, gelişemez saygılarımla..)