YOZGAT'ta bir gelenekti, sabahları erken kalkıp, mahalle kadınları ve esnaf çırağı tarafından sokakları süpürge ile süpürüp, temizlemek. Unutuldu. 'Çöp vergisi kesiyorlar, adam çalıştırıyorlar, temizlesinler!' noktasına gelindi...
Bırakınız temizlemeyi, temizlenmiş alana çöp atmanın bile 'marifet!' sayıldığı bir döneme gelmiş bulunuyoruz. Sadece çöp konusu mu? Farklı konularda da 'kötü olanı' örnek alıyoruz. Aslında 'kötü' ise zaten örnek teşkil etmemesi gerekmez mi? Gerekir amma! Herkes kendi işine geldiği pencerenin camından seyre dalınca, 'Ata Sözleri' havalarda uçuşur oldu. Uygulamaya, kötü olan örnek ler konuldu, maalesef...
'Vergi veriyorum yapsın!' ne kadar yanlış ise, 'Paran kadar konuş!' o kadar görgüsüzce. 'Ne verdin de ne istiyorsun!' anlayışı, sonradan göremenin yansıması. Vatandaş olmanın gereğidir, vergi ödemek. Bunun karşılığında da vergiyi alan devlet hizmet üretmekle mükelleftir. Çöp Vergisinin karşılığı vatandaş olarak temizlik hizmetinin yapılmasına destek vermektir. Vergi veriyor olmak çevreyi kirletme hakkı vermez...
Bir mal satın alınmak istendiğinde parası olan pazarlık yapar, olmayan seyreder. Seyreden, malın çürük olduğunu söylemesi, insanlığın bir gereğidir. Parası olan bilerek de olsa kazıklanıyorsa, seyreden bir gün kendisinin de kazınlanabileceğini hissederek, tepki verir...
Birilerinin zorlandığı konularda destek vermek insanlık görevidir. Birileri sıkıntıya düştüğünde yardım talebinde bulunmakta öyledir. Ama verilen desteğe, yapılan hizmete bir karşılık veriliyor veya bir karşılık bekleniyorsa, bugüne kadar yardım ve desteğin ne olduğunu bilmemektir. Dedim ya, 'kötü' örnek teşkil etmez..